| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 12 .11.2025 |
SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum.
Bu iktidar "şiddete sıfır tolerans, faile en ağır ceza" sloganını çok seviyor ama kadınların bu memlekette en çok duydukları slogan "Ölmek istemiyoruz." sloganı. Kadınların ölmemesi için yapılacak en temel şey kadınları güçlendirmek ama bu bütçede o kalem "Sizi öldüreceğiz." diye bas bas bağırıyor çünkü kadın başına yılda sadece 156 lira ayrılmış. Geçen sene Bakan burada "Şiddet mağdurları için psikososyal destek modeli hazırlayacağız." demişti. Yapa yapa şiddet faillerine proje yapmışsınız, bunun içeriği bile belli değil, ona da 10 milyon lira bütçe ayırmışsınız. Bu arada, sayısını bir tane bile artırmadığınız sığınma evlerinde yaşam mücadelesi veren kadınlar için ne eğitimi veriliyor, biliyor musunuz? Finansal okuryazarlık, sıfır atık yönetimi, dijital bağımlılık eğitimleri ama en çok da dinî rehberlik etkinlikleri. Buradan soruyoruz: Bu kadınlar imanları eksik diye mi şiddet görüyor yoksa sıfır atık yönetimi bilmedikleri için mi şiddet görüyor? On yıl aradan sonra "Şiddet araştırması yapacağız." diye övündünüz, araştırma bütçesinin yarısını "tasarruf tedbirleri" adı altında kesip atmışsınız; bu kadar reklamdan sonra 3-5 tane grafiği araştırma sonucu diye TÜİK'e yayınlattınız. İşte, o meşhur araştırmanızın en çarpıcı verisi: Boşanan kadınlar şiddetin her türünde açık ara önde Sayın Bakan ama bu bütçe boşanmayı engellemeye dönük aile eğitimlerine ayrılmış. Faaliyet raporu, mali durum raporu, neye bakarsak bakalım şiddetle mücadele başlığında yapılan en temel şey olarak "toplantı" görüyoruz. 100 toplantı 100 kadını şiddetten koruyamadı ama ağırlama giderlerine milyonlar akmış, başka hiçbir somut icraat yok. Yıllardır milyonlarca insana aile ve evlilik eğitimi verdiniz, ne faydası oldu? Bu konuda hiçbir veri açıklayamadığınız bu eğitimlere hangi gerekçeyle milyonlarca para aktarıyorsunuz? En yüksek temsil ve tanıtma harcaması yapan bakanlıklar sıralamasında 2'nci sırada, sadece altı ayda 7 milyon küsur harcamışsınız. Neye para ayırmadınız peki? Sığınma evlerine. Bakanlık verilerine göre her 11 bin kadına yalnızca bir yatak düşüyor. 2024'te sığınma evi hedefi için "174" demişsiniz, 2025'te sayı 151'e düşmüş. Soruyoruz: Neden, neden böyle? Çocuk bakımında durum yüz karası. Türkiye'de kreş çağında 9,5 milyon çocuk var, "83 bin çocuğa kreş hizmeti veriliyor." diye raporlarınıza yazmışsınız. Kreş açmak yerine çocukları komşu annelere teslim edeceğiniz bir proje hazırlamışsınız. Bakın, açık söylüyoruz ve uyarıyoruz: Bu, FETÖ döneminin cemaat evleri mantığının başka bir versiyonudur Sayın Bakan. Devlet dediğin çocuğu komşuya değil, kamu kreşine emanet eder ama bu bütçede bir tane ücretsiz kreş planı yok. Kamu kreşleri bir yılda 643'ten 192'ye düşmüş, sizin kendi personelinizin çocukları için kreş ücreti 11 bin liradan fazla, sizin kendi personelinize bile sunduğunuz tek şey: Yarı zamanlı çalış, hakkının yarısını al. Bir tane kreş açmamışsınız ama Diyanetin 4-6 yaş kurs sayısı bir yılda 5.306'dan 6.267ye çıkmış. 2024'te 41 milyon, 2025'in ilk altı ayında 45 milyon lira aktarmışsınız buralara. Çocuk evlerinde de durum farklı değil. Raporlarınız diyor ki: "Koruma altındaki çocuklara bir yandan din eğitimi vereceğiz." Diğer yandan, devlet koruması altındaki çocukları MESEM'e yönlendirmiş olmakla övünmüşsünüz Sayın Bakan. Çocuk işçiliğini artırmakla övünen bir Aile Bakanı olabilir mi?
AYŞE KEŞİR (Düzce) - Mesleki eğitimden bihabersiniz ya!
AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ - MESEM'in ne olduğunu bilmiyorsunuz.
SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - 7 milyonun üstünde çocuk yoksul; bu çocuklar eğitimden kopuyor, sanayiye, çeteye kurban oluyor. Açın faaliyet raporlarınıza bakın, 10 binlerce çocuk ya mağdur ya da fail olarak karakola düşmüş, binlerce çocuk sokakta dileniyor ama Bakanlığın çok ağır ihmal koşullarında bile olsa korunma ve bakım ihtiyacı içinde olan çocukları kurum bakımına almadığını görüyoruz. Sebep? "Ailelerinin yanında olmaları daha iyi." Ya, siz nasıl ki şiddet gören kadınlara sığınak diye aileyi gösteriyorsunuz; ihmal, istismar mağduru çocukları da ailenin yanına gönderiyorsunuz. Bir de ihmal ve istismar gördükleri ailelere çocuk başı para ödeyip bununla övünüyorsunuz Sayın Bakan. Bu çocukları takip edecek, meslek elemanı bile istihdam etmiyorsunuz. Milyonlarca çocuğa karşılık sayısı 5 bin bile etmeyen meslek uzmanı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Evet, teşekkür ediyoruz Sayın Karaca.
SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Siz bu ülkenin sosyal hizmetlerini teşeron mantığıyla yürütüyorsunuz. Çocukları, kadınlara karanlığa mahkum edip çözüm olarak da hapse tıkmayı...