KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Sayın Bakan, değerli milletvekilleri, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bütçeler devletin vicdanıdır. Kime ne kadar kaynak ayrıldığı, kimin görünür, kimin görünmez kılındığı o vicdanda yazılıdır. Özellikle, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesini sadece rakamlardan ibaret bir tablo olarak değerlendiremeyiz. Bu bütçe, bir kadının hayatta kalma ihtimali, bir çocuğun sıcak bir yatağı, bir yaşlının onuru, bir engellinin hayata katılım hakkıdır. Fakat önümüze getirilen bu teklif sessizlerin sesi olmaktan uzak bir belgedir. 2026 yılı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına 531 milyar lira ayrılmış. "Yüzde 30 artış var." diyorsunuz ama bu artış TÜİK enflasyonunun bile altında, gerçek hayatınsa oldukça gerisindedir. Dolayısıyla pratikte bu bir artış değil, erimedir. Mehmet Şimşek'in gölgesi bu bütçede de görülmektedir.

Bakanlık "Kadının güçlendirilmesi için 7 milyar 997 milyon lira ayırdık." diyor. Tebrik ediyorum(!) Bu rakamı kadın nüfusuna böldüğümüzde günde 50 kuruş düşüyor kadın başına. Yani devlet kadına "Senin özgürlüğün, senin emeğin, senin güvenliğin yarım lira kaynakla sağlanacak." diyor aslında. Yorumu sizlere ve kadın arkadaşlarımıza bırakıyorum.

2026 yılında yalnızca 1 yeni sığınmaevi planlanıyor deniyor. Bugün yılın 316'ncı günündeyiz ve bu yıl anıt sayaca yansıyan 391 kadın cinayeti var. Yani her gün en az 1 kadının öldürüldüğü ülkemizde, 2026 için sadece 1 kadınevi açılması öngörülmesi düşündürücüdür. Tabii, şiddet mağduru kadına aile eğitimi verilen bir sistemden bahsediyoruz. Sayın Bakana hatırlatmak isterim ki bir devlet kadına korunmayı öğretmez, kadını koruyacak adaleti sağlar ve güvenliği kurar. İlla birine eğitim verilecekse de kadına değil erkeğe, kadının insan olduğu öğretilmelidir. Burada bir de kadınların şiddetten kaçıp geldiği evlere "sığınmaevi" denmesi, çoğu yerde böyle kullanılıyor olması kesinlikle çok rahatsız edicidir. Kadınlar sığıntı değildir, ne verilirse ona razı olunması beklenemez. Bu ismin değiştirilmesi ve kullanılmaması gerekir. Şiddetten kaçan, kendini çaresiz hisseden kadınlarımızın bir de psikolojik olarak kendini kötü hissetmesi kabul edilmez. "Kadın Konukevi" bütçedeki gibi, doğrudur; genellikle kadınevi daha doğru ve daha çok kullanılmalıdır ya da tek kullanım olmalıdır.

Yoksullukla mücadele ve sosyal yardımlaşma kalemine dikkat çekmek istiyorum: İktidarınızın yoksullukla mücadeleyi yıllarca siyasi rant için kullandığını hepimiz biliyoruz. Belli ki yine siyasi rant hesapları var bu bütçede de. Bütçe teklifine göre, 2025 yılında 219 milyar 723 milyon lira ödenek ayrılan yolsuzlukla mücadele ve sosyal yardımlaşma kalemi, 2026'da 284 milyon lira ancak 2027 yılına geldiğinde dikkat çekici bir artışla yoksullukla mücadele sosyal yardımlaşma kalemi 644 milyar liraya yükseliyor Sayın Bakan. Burada dikkat çekmek isterim ki, 2027'de beklenen enflasyon yüzde 9 ancak yapılan artış neredeyse 3 katı. Yani, soruyorum, 2027 seçim yılı mıdır ya da ekonomi çok kötü olacak ve 3 kat daha fakirleşeceğiz, daha fazla yardımda bulunmamız mı gerekiyor?

İktidarınız, ekonomik krizde geçinemeyen, halkın çığlığına kulağını kapatan, seçim yılı geldiğinde birden yardımsever kesiliyor. Bu ülkenin vatandaşını yoksullaştırıp sonra yardım paketleriyle oyuna talip olan bir anlayışla karşı karşıya mıyız? Gerçek sosyal devlet, yoksulluğu kalıcı yardımlarla değil, adil gelir dağılımıyla bitirir ama iktidar, yoksulluk üretip yardımlarla oy devşirmeyi bir yönetim biçimi hâline getirdi.

Son olarak da bu yılı "Aile Yılı" ilan ettiniz ancak yarattığınız yoksulluk, adaletsizlik ve eşitsizlik aileyi yok ediyor. Nasıl mı? Anlatayım: Doğurganlık oranı 1,5'un altına indi. Artık çok çocuklu değil, tek çocuklu aileler var. Tek çocuklu aile ne demek? Tek çocuklu aile, 2 tek çocuklu ailenin çocuğu evlendiğinde, işte o çocuğun amcası yok demek, teyzesi yok demek, dayısı yok demek, halası yok demek, kardeşi zaten yok demek, kuzeni de yok demek; kısacası ailesi yok demek. İşte, sizin aile yılınızda ailenin ilerlediği ve yok edilişinin tanımı bu Sayın Bakanım.

Teşekkür ederim.