KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkanım, çok değerli Komisyon üyelerimiz, Sayın Bakanımız, kıymetli bürokratlarımız ve değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, Tokat Anadolu'nun kıymetli bir ili, Mevlana'nın "Tokat'a gitmek gerek çünkü Tokat'ta insan ve iklim mutedil." diye övdüğü bir şehirdir; yine, Hacı Bektaşı Veli'nin "Alimler konağı, fazıllar yurdu, şairler yatağı." dediği ildir. Yine, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi'nde Tokat'tan şöyle bahseder: "Gariplerle dosttur, kin tutmaz, hile bilmez, yumuşak huylu insanlar diyarıdır."

Yaklaşık 613 köyü, 28 kasabası ve 12 ilçesi vardır ve burada 3 Arnavut kökenli köyümüz, 12 Gürcü yurttaşlarımızın, 15 Balkan göçmeni yurttaşlarımızın, 25 Kürt kökenli yurttaşlarımızın, 66 Çerkez kökenli yurttaşlarımızın, 218 Türkmen, Alevi, Bektaşi yurttaşlarımızın, 13'te karışık kardeşçe yaşadıkları Anadolu'nun kültür mirasının başkenti gibidir. İşte, burada, öyle ilginç şeylere tanık olabiliyorsunuz ki Sıraç Türkmenlerini "anşa bacı" denen kadın 50'ye yakın köyü kardeşçe bir arada tutup bir geleneği, bir kültürü, bir mirası sürdürüyor. Yine, Zile ilçemizde yaklaşık dört yüz elli yıldır hiçbir camiden cenaze kalkmıyor, şehrin merkezinde herkesin kutsal bildiği, bütün insanların da oradan beraber, omuz omuza, el ele verip gönül birliğiyle uğurladıkları "musalla" denen bir kültürün olduğu bir kent. Şimdi, böyle bir kent Anadolu'nun mayası olan 7 ulu ozandan "Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün/ Dünya dolu malın olsa ne fayda" diyen, yine, "Seyyah olup şu âlemi gezerim/ Bir dost bulamadım gün akşam oldu/ Kendi efkârımca okur yazarım/ Bir dost bulamadım gün akşam oldu" diyen Kul Himmet'in, yine, "Derviş Alim der nefesim haktır/ Hak diyen dillerden hiç şüphem yoktur/ Cehennem dediğin dal odun yoktur/ Her can ateşini bile götürür." diyen Derviş Ali'nin olduğu ve cumhuriyet döneminde görme engelli, hepinizin de yakinen bildiği "El vurup yâremi incitme tabip / Üç yüz altmış beş günüm yandı ha yandı / İzzetli, hürmetli bilirim seni." diyen Âşık Sadık Doğanay'ın şehri. Bunların sayısını oldukça artırabiliriz.

Sayın Bakanım, Âşık Sadık Doğanay'ın taliplerinin alıp kendine armağan ettiği evi Zile merkezde bulunuyor. Bu ev ahşap, kerpiçten yapılma bir ev, uçmak üzere. Bakanlığımızın ona bir el uzatıp o evi müze hâline, ozanlar müzesi olur, bugün gördüğünüz bir şekilde kayıt altına alınması bizim bölgemizin önemli bir ihtiyacıdır.

Tabii, Tokat gerçekten de merkeziyle, Zile'siyle, Niksar'ıyla, Sulusaray'da 2,5 Efes büyüklüğünde Sebastapolis Antik Kenti'yle, Turhal Kalesi'yle, yine, Bizans'tan, Selçuklu'dan, Osmanlı'dan, Hititlerden kalmış mirasları barındıran Anadolu'nun açık hava müzesi ama ne acı ki biz bunu gerek yurt içi ve yurt dışında yeteri kadar tanıtıp buraya katkı sunamadık. İşte bu güzel ilin Sayın Bakanım, bir kültür merkezi yok.

Yine, bu ilimiz yol bağlantılarıyla yani Hititler Çorum, Amasya, Tokat, 3'ünü birbirine bağlayacak yol ve turizm planlamasından oldukça uzak. Amasya'da turistler bir gün yatıyor, ikinci gün yatabilmesi için 40 kilometre bir yol bağlantısı var. Zile üzerinden Maşat Höyük'ü, Zile Kalesi'ni, Sezar'ın "Veni, vidi, vici." "Geldim, gördüm, yendim." dediği yeri, Ballıca Mağarası'nı ve Tokat'ı görebileceği bir iklimin sağlanması lazım.

Yine, 18 kilometreyle Kapadokya'ya uzanan güzergâh Zile-Çekerek yolunun bağlantısının yapılması gerekiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KADİM DURMAZ (Tokat) - Tokat Zile Türkiye'de ender illerde rastlanan yaklaşık olarak 3.400 tescilli evi ve konağı barındıran bir kent.

Bütçemizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.