ALİ KARAOBA (Uşak) - Ben şimdi burada aidat alınsın, alınmasın noktasından bakmıyorum. Yani burada kanunda açıklık varsa tabii ki değiştirebilecek bir şansınız yok. Ahmet Bey'in söylediği noktalara da katılıyorum, olaya hakimiyeti de güzel de. Kastettiğim şey şu: Başkanın da söylediği gibi hak ararken, eşitlik derken örneğin yürütme kurulunda bir kadının olmaması gibi bir çelişki noktasından bahsediyorum. Yani sizin de bize yapmış olduğunuz taleplerde bugün mevcut sistem içerisinde doğruluğunu, yanlışlığını zaten bu Komisyon öneride bulunmak için sizleri dinliyor, görmediğimiz noktaları analiz etmek için söylüyoruz ama ben de sizin çelişkinizi anlatmaya çalıştım. Yani siz hac da dâhil bu kadar talepte bulunurken üyelerinizin, engellilerin daha düşük aidat ödemesini de talep edebilirdiniz noktasında söylüyorum ya da kadın erkek eşitliğinden bahsedip yönetim kurulunda hiç kadının olmaması gibi ya olur olmaz, seçilir seçilmez onu bilemem burada bir kota ona da getirilebilir. Bunu taleplerin içine koymuyorsanız hak arayışı içerisinde bir çelişki yaşadığınızı düşünüyorum, bakış açım böyle; yoksa, aidat verir, vermez o kendi bireysel tercihidir, sizin sendikanıza inanmıştır, olmuştur. Aslında burada kritik nokta, bakın, ne diyor? "Temizlik personeli olarak atıfta bulunan noktalara gitmesin." diyor Ahmet Bey. Doğru mu anladım Ahmet Bey yani engelliler sanki hep temizliğe verilirmiş gibi.

MEMUR-SEN ENGELLİLER KOMİSYONU BAŞKANI AHMET DÖNMEZ - Evet.

ALİ KARAOBA (Uşak) - Bir yönetim kurulu "Beyaz yakalı insanlar neden olmasın?" diyor ama siz kendi beyaz yakalınızı yaratmamış oluyorsunuz kadın olarak -örnek diyorum- kastettiğim şey bu. Sendikalar kendi iç dinamiklerinde çok ciddi çelişkiler yaşamamalı çünkü biz çok sık eleştiriyoruz bazen -burada söz Meclisten dışarı diyerek konuşalım, tartışma ortamı olmasın- hani sarı sendika muhabbetine girmemek için söylüyoruz. Hak arayışı her yerdedir, kendi içinizde... İlk başladığı cümle çok doğruydu Ahmet Bey'in, içimizde, dışımızda... Önce kendi içimizi çözeceğiz ki dışarıda taleplerimiz daha taraftar olsun, karşılık bulsun diye yapılsın; bu Komisyonun da amacı bu.

Bakın, diğer komisyonlarda da çalışıyoruz. Burada gerçekten iktidarıyla, muhalefetiyle engelliler için bir yol açabilir miyiz, eksik gördüğümüz... İşte, mesela, o kutucuk için iki yıl uğraşmanız bence çok acı bir şey, gerçekten acı bir şey. Tamam, Sayın Hocamın söylediği gibi yüzde 25'i mi sayacağız, o ayrı bir şey, mevzuatla düzenlenebilir ama oraya o kutucuğu iki yılda koyamadıysanız bu bizim için bir sıkıntı, Meclis oturup bunu önerecek, bunları yapacak, sizin bize iletmeniz gerekenler de bunlar. Sayıya hâkim olmanız falan güzel, 80 bin küsur engelli vatandaşın kamuda çalışıyor olması güzel. Memur maaşı alırken niye aidatını ödemesin ki ödesin tabii, ben buna itiraz etmiyorum ama çelişkiyi vurgulamak için belirttim.

Sunumunuz için de teşekkür ediyorum.

Ahmet Bey'in de olaylara hâkimiyeti beni mutlu etti, onu söyleyeyim.

Tabii, sadece kendi bakış açınız içinde değil bütün sosyal duyarlılık konularında da eylemliliğe davet ediyoruz. Onu da geniş bir zamanda isterseniz çay içerken konuşabiliriz.

Teşekkür ediyorum.

MEMUR-SEN ENGELLİLER KOMİSYONU BAŞKANI AHMET DÖNMEZ - Sayın Vekilim, benim seçilme gibi bir sorunum yok. Çankırı EĞİTİM-BİR-SEN Şube Başkanıyım, aslında atanmış değil seçilmiş bir Başkanım ve görme engeline rağmen 1.600 öğretmenin seçtiği bir Başkanım.

ALİ KARAOBA (Uşak) - Ben öyle bir şey demedim.

MEMUR-SEN ENGELLİLER KOMİSYONU BAŞKANI AHMET DÖNMEZ - Hani mücadelemiz bu, yoksa hani Komisyon ötekileniyor sendikanın kendi içerisinde... Sendikada engelli yönetim kurulu üyeleri, kadın yönetim kurulu üyeleri, toplumda çalışan anne, çalışan kadın ve engelliyle bütünleştiğinde yürütme kurulumuzda hakikaten benim çok önemsediğim sosyolog ve psikolog... Engelli Komisyonu sadece kör topaldan ibaret, körler sağırlar birbirini ağırlardan çıksın şu iş; psikolog, sosyolog ve özel eğitim öğretmenini de yönetmeliğe koydurduk. Bu noktada da mücadelemiz aynı şekilde kendi içimizde de devam ediyor. Bu süreçte hakikaten genel başkan, genel başkan yardımcılarının desteği... Çünkü her gittiğimiz bakanlıkta tartışırken "Hadi sizin internet siteniz ne oldu?" "Sizin işitme engelli çalışanınız var mı?" sorularının muhatabı olmak için bunları gerçekleştirmemiz gerekiyor ve şu anda 11 sitemizin hakikaten kendi içerimizde... Şu anda engellilere tam vâkıf olduğumuz ve bir mesajla örgütlü bir mücadelede ben 50 bin kişiye bir mesajla ulaşabilmeli ve onların derdini dinleyebilmeliyim.

Bu noktada, kadın-erkek ayrımı ya da kör-topal ayrımı... Kör olarak ben körsem, Ayhan Bey topal ve bu topallığın yanında Ayhan Bey'in sıkıntılarını benim anlatmam da şık değil çünkü körün sıkıntısı, iş yerindeki sıkıntısı bambaşka bir seviye, topalın sıkıntısı bambaşka bir seviye, hastalıkların sıkıntısı bambaşka seviye. Eğer burada Komisyon ya da yasa, engelli dinlenilecekse hastalık ile engellilik kavramı... Çünkü engelli raporu olan yüzde 40 şizofrenimiz öğretmen oluyor.