CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Bakan, başarılar diliyoruz öncelikle çünkü Millî Eğitim ülkemizin geleceği açısından en önemli bakanlıklardan birisi; o nedenle, Millî Eğitimde ülke adına başarılı olmak zorunda olduğumuzu ifade ederek sözlerime başlamak istiyorum.

Sayın Bakan, cumartesi ve pazar günleri Halk TV'de "Görkemli Hatıralar" diye bir program var, eğer vaktiniz olursa -Serhan Asker tarafından yayınlanmakta- izleyin yani bu programdan habersizmiş gibi davranmayın.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Yok, haberim yok.

CAVİT ARI (Antalya) -

Bundan sonra size tavsiye ediyorum, pazar günleri Serhan Asker tarafından "Görkemli Hatıralar", saat onda, her cumartesi-pazar.

Orada, özellikle bu köy enstitüleriyle ilgili çok güzel program yapılmakta. Eğer izlerseniz şunu göreceksiniz: Balıkesir-Gönen Köy Enstitüsü, Konya-Ereğli-İvriz Köy Enstitüsü ve Ankara Hasanoğlan Köy Enstitüsünün maalesef yıpranmış olduğu ve bakıma ve tadilata ihtiyaç olduğu çok açık. Örneğin, Belediye Başkanımız Mansur Yavaş Hasanoğlanın tadilatını yapmak istedi, önce izin verildi, sonra iptal edildi. Dolayısıyla, tarihe saygılı olmaya davet ediyorum; bu okulları ya siz onarın ya da bırakın belediyelerimiz onarsın.

Sayın Bakan, Antalya'da sadece bir ilçemizle ilgili ihtiyaç olan okulları size sıralamak istiyorum. Bunların bir kısmını geçen yıl da buradan açıklamıştım. Bir tanesiyle ilgili şu an girişimde bulunuldu, bir okul inşaatı başladı ama diğer sorunlar devam ediyor. Antalya ili Kepez ilçemizde Kazım Karabekir Mahallesi ile Yavuz Selim Mahallesi, iki mahalle için ortak bir ilkokul ve ortaokula ihtiyaç var. İki mahalle sınır ve iki mahalle için ayrılmış okul yeri var; eğer ayrılan okul yerine ilkokul ve ortaokul yapılırsa bu mahallelerin sorunu çözülecek. Yine, Kepez ilçesi Göksu Mahallesi'nde 30.542 ada 1 ve 2 parselde okul alanı var, sürekli üçüncü şahıslar tarafından işgal edilmekte, bir an evvel buraya bir okul yapılması gerekmekte. Yine, Kepez ilçesi Kütükçü Mahallesi'nde Şehit Ali Yılmaz İlkokulu var; tuvaletleri dışarıda, yazın ve kışın çocuklar problem yaşıyor; çok güzel bir anaokulu var ama ilkokulun sorunlu olması nedeniyle anaokulunu bitiren çocuklar başka okullara gidiyor. Mahallenin acilen bir okula kavuşturulmasına ihtiyaç var. Özellikle de askerî lojmanların yapımı da başladığı için, buraya bir okul ihtiyacı var; 29.038 ada, 11 parsel, okul alanı olarak ayrılmış durumda. Yeni Emek Mahallesi Şehit Ali Daniyar Ortaokuluna yıkım kararı çıktı, yenisi yapılacak ancak aradan uzun bir süre geçmiş olmasına rağmen, "Buraya okul yapılacak." denilmesine rağmen de herhangi bir hareket yok. Yine, Kepez Barış Mahallesi'nde ortaokul yeri var "Yatırım programına alındı." deniliyor ama aradan geçen zamana rağmen herhangi bir girişim yok. Kepez Varsak bölgesinde nüfusu en çok olan mahallelerden Varsak Aydoğmuş Mahallesi'nde bir park alanı okul alanına çevrilmiş durumda, imar yönünden de bir sorun kalmamış dolayısıyla burada, Aydoğmuş Mahallesi'nde bir okul ihtiyacı var. Şu an okulla ilgili sorun olduğu için en yakındaki mahalle okuluna gidilmekte dolayısıyla o okulun sınıfları 47-48 öğrenciyi bulmakta, mahallenin yaklaşık 1.100 öğrencisi var dolayısıyla Varsak Aydoğmuş Mahallesi'ne acilen bir okul yapılması gerekiyor. Kepez Altınova Menderes Mahallesi 32 derslik bir okula kavuşturuldu, eski okul binası, şu an orada duruyor, enkaz vaziyette, bir an evvel yıkılması gerekiyor. Kepez Altınova Sinan Mahallesi'nde okul yeri hazır ve buraya acilen bir okul yapılması gerekiyor. Yine, Kepez Zeytinlik Mahallesi'nde çocuklar 06.30'da okula gidiyor, 18.30'da geriye dönüyor, burası tarım bölgesi aynı zamanda dolayısıyla hem ilkokula, ortaokula ve liseye ihtiyaç var. Özellikle en yakın lise 10 kilometre mesafede. Yine, Erenköy Mahallesi'nde ortaokula ihtiyaç var, okul için ayrılmış bir taşınmaz var, acilen buraya bir okul yapılması gerekiyor. Kepez Çamlıbel Mahallesi 100. Yıl Ortaokulunun duvarı göçtü, göçmek üzere, öğrenciler, çocuklar maalesef genel anlamda ülkenin bütün okullarında olduğu gibi ekonomik nedenlerle sınıflara aç geliyor. Bu okulun ayrıca güvenlik görevlisi sorunu var, acilen bir güvenlik görevlisine ihtiyaçları olduğu ifade edildi. Sınıflar 35, ortalama 45 kişi seviyesinde, eğitim kalitesi kalabalık olması nedeniyle düşüyor, kantinlerle ilgili şikâyetler var, fiyatların çok yüksek olduğuna dair, okul bahçelerinde spor alanları yetersiz, öğrenciler teneffüslerde sportif faaliyetlerde ya da spor dersinde etkinlikte bulunacak alanları bulunmadığı için şikâyetçi bulunmaktalar.

Sayın Bakan, bu sadece Antalya'nın ulaşabildiğimiz belli mahallelerinde yaşanan okul sorunu. Yani Antalya gibi Türkiye'nin büyük şehirlerinden, en büyük büyük şehirlerinden bir tanesinde bile sayısız okul sorunu var. Bu konulara el atmanızı tavsiye ediyorum. Antalya'nın Kepez'le ilgili sorunlarını çözmenizi bekliyoruz.

Sayın Bakan, Millî Eğitim önemli dedik, evet, çok önemli, eğitimin kalitesi her şeyden daha önemli. Eğitimin daha modern, daha çağdaş, daha bilimsel, özellikle teknik ve sayısal ağırlıklı olmak üzere ilkokulda, ortaokulda, lisede çocuklarımızın daha kaliteli eğitim alabilmesi için uğraşmalıyız. Ancak sizler daha modern bir eğitimle, daha çağdaş bir eğitimle uğraşacağınız yerde maalesef, okullarımızda neredeyse liseden başlayarak geriye doğru sayarsak, ortaokula, hatta, ilkokula kadar din eğitimine dönük çocuklara eğitim aldırmaya çalıştığınızı görüyoruz. Dini eğitime karşı değiliz, tabii ki çocuklar dini eğitim de alacak yeri geldiğinde ancak artık okulları tarikatların etkisi altına sokmaktan vazgeçin. Diyanet İşlerinden gönderilen görevlilerle çocuklara birtakım empozeler yapıldığını görüyoruz. Yaşı gelsin, din eğitimini de alır, dil eğitimi de. Siz ilkokula, ilkokul öncesine kadar bu işleri uzandırdınız. Burada çok söylendi, geçmişte de tarikatlara, cemaatlere bu ülkeyi teslim ettiniz. İşte, yaşanan süreçleri hep beraber gördük. Bu ülke sizin yarattığınız bu süreçte maalesef çok şeyler çekti. Bu eğitimde özellikle bu konuya dikkat etmek zorunda olduğumuzu bir kez daha ifade etmek zorundayım.

Zorunlu eğitimde kısaltmaya dönük algı yarattığınızı da görüyoruz. İşte, yarattığınız birtakım ortamla, size yakın sendikaların veya belli kuruluşların yaptığı açıklamalarla zorunlu eğitim süresini kısaltmaya çalıştığınızı görüyoruz. Zorunlu eğitim süresinin kısaltılması fiilen çalışma yaşının düşürülmesi ve çocuk işçiliğinin devlet eliyle yasalaşması anlamına gelecektir. Eğitim süresini kısaltma girişimi uluslararası sözleşmelerin ve çocuk haklarının açık ihlalidir. Çocukları eleştirel düşünceden, sorgulayıcı eğitimden, bilimsel bilgiye erişimden mahrum bırakmak onları patronların kâr hırsına teslim etmek anlamına gelecektir. Böyle bir politika yoksul ailelerin çocuklarını daha da derin bir eşitsizlik döngüsüne sokacaktır.

Sayın Bakan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda ve özellikle de son olarak 10 Kasımda mevzuata aykırı bir şekilde okullarda Atatürk resminin yanında bayrak ve Sayın Cumhurbaşkanının portresinin asılmasıyla ilgili talimatlar verildiğini gördük. Bakın, zaten 29 Ekim ve diğer bayramlarda asılması doğru değil ama 10 Kasımda asılması hiç doğru değil.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen, tamamlayın.

CAVİT ARI (Antalya) - Ya, bu konulardaki talimatları kim veriyor Sayın Bakan, bu konulardaki talimatları kim veriyor? 10 Kasımda oraya Cumhurbaşkanı resminin asılmasının ne anlamı var? Ben size soruyorum: Eğer böyle bir talimat vermediyseniz, böyle bir talimat verilmediyse o afişleri asanlar hakkında soruşturma açmanızı talep ediyorum ve bundan sonra da asılmamasını talep ediyorum ve okullara da gerici yazarların gelerek "gençlerin değer ve manevi dünyasına bakış" adı altında yapılan panellerle gençlerin etki altına alınmasının da önüne geçmenizi talep ediyorum Sayın Bakan.