BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Teşekkür ediyoruz. Çok ciddi fark ortaya koyuyorlar.

Çok kıymetli üyelerimiz, biliyorsunuz bugün önemli bir başlığı masaya yatıracağız. Komisyon olarak her toplantıda farklı bir alanı, farklı bir bakış açısını ortaya koyuyoruz. Çünkü biliyoruz ki engelli bireylerin hakları sadece sosyal politikanın bir parçası değil; ekonomisiyle, teknolojisiyle, üretimiyle, girişimciliğiyle hayatın tüm alanlarını etkileyen bir konu. Dolayısıyla her bir toplantımız bir önceki yolculuğun devamı. Bu yolculuğun bugünkü durağında sanayi ve teknoloji var ve Bakanlığımız var, kurumları var ve ülkemizin yüz akı bir arkadaşımız var. Millî Teknoloji Genel Müdürlüğü, KOSGEB, Türk Standartları Enstitüsü, Sanayi Genel Müdürlüğü ve Kalkınma Ajansı Genel Müdürlüğü bizle birlikte. Onların sunumlarının ortak noktası üretmek, katılmak, görünür olmak ve fırsat eşitliğini büyütmek olacak. Tabii, Bakanlığımızın sunumu bize şunu gösterecek: Dijitalleşen dünya engelli bireyler için yeni ufuklar açıyor, yeni kapılar açıyor, teknoloji doğru kullanıldığında erişilebilirlik bir imkâna dönüşüyor. O yüzden bugün dinleyeceklerimiz hem politika önerileri hem de iş dünyası açısından yol gösterici olacak. Örneğin SERÇEV'deki o okuldaki proje bizim çok dikkatimizi çekti, sizin desteğiniz o anlamda çok kıymetli. Bunların büyütülmesi, bunların çoğaltılması ve bununla ilgili ülkemizin diğer uygulama örnekleri çok önemli bir hem motivasyon hem de hakikaten ihtiyaç. Bunları birlikte daha yukarılara taşımamız lazım.

Tabii, bahsettim özel bir konuktan, o konuğumuz ilham verici bir misafir Zülal Tannur. Tabii, Zülal Hanım'ın hikâyesi aslında bu Komisyonun ruhunu ortaya koyuyor, tek başına ortaya koyuyor bu anlamda. Bir bireyin dünya çapında bir teknolojik girişime imzasını, yapay zekâyı, erişilebilirliği ve inovasyonu bir araya getirmesini ve uluslararası başarılarda ülkemizi çok güçlü bir şekilde temsil etmesini anlatıyor. Görüyoruz ki yetenekler en iyi şekilde değerlendirildiğinde saydıklarımızın aslında hepsi mümkün ve bu mümkün olan örneklerden birini ortaya koyan kişi Zülal Tannur. Onun hikâyesi bize çok açık söylüyor pek çok şeyi; sistem işlediğinde, fırsat eşitliği güçlü bir şekilde ortaya konulduğunda ve erişilebilirlik imkânları eksik kalmadığında engeli de ortadan, engelleri de ortadan kaldırmış oluyoruz. Tabii, Zülal Hanım'ın başarısı doğru destek, doğru ekosistem, inanç ve azim olduğunda nelerin başarılabileceğinin canlı bir timsali, canlı bir örneği. İşte bizim Komisyon olarak hedefimiz de bu; bireylerin üretimin ve girişimciliğin ana aktörleri olabileceği bir sistem ve bu sistemin büyütülmesi, bu sistemin güçlendirilmesi. Tabii, bugün yapacağımız bu çerçevedeki tüm konuşmalar inanıyorum ki bu hedefe hizmet edecek ve bizler bu somut başarı örneklerini nasıl çoğaltırız, bunu tartışacağız. Sanayiden şehir esnafına, teknoloji girişimlerinden iş gücü piyasasına kadar her başlık bireylerin üretime katılımını güçlendiren birer parça. O yüzden biz de toplantı takvimimizi işte bu strateji çerçevesinde hazırlıyoruz ve inanıyoruz ki bu süreçlerin sonunda hem güçlü hem kapsayıcı, bütüncül önerilerle böylesine bir stratejik yaklaşımla Komisyon raporumuza da bunların her birini yansıtacağız.

Tabii, değerli Komisyon üyelerimiz, Komisyon olarak sürekli vurguluyoruz; geniş bir kapsayıcılık olmadan, bütüncül bir bakış olmadan hiçbir politika tam değildir. İşte bugün aktaracaklarınız, konuşacaklarımız, her bir tespit, her bir örnek bizler için yol gösterici olacak ve engelli bireylerin çalışma hayatına daha güçlü katılımı, daha güçlü bir şekilde var olmaları, girişimcilik ekosistemine dâhil olabilmeleri, küçük işletmelerde erişilebilirliğin artması ve teknolojik çözümlerin yaygınlaşması hep birlikte hedefimiz, hep birlikte bu hedefi büyüteceğiz. Ben tüm katılımcılarımıza, Komisyonumuzun kıymetli üyelerine bir kez daha teşekkür ediyorum. Bugünkü çalışmalarımızın hem bu süreç için hem yarınlarımız için verimli ve hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Şimdi, Sanayi Genel Müdürü İlker Murat. Sizle başlıyoruz. On dakikanız var. Biz bu sunumları genel olarak öncelikle alıyoruz, sonrasında soru-cevap ve fikir teatisiyle devam ediyoruz. O yüzden sunumları kısa tutup diyalogları ve bu anlamda fikir teatisini daha büyük bir zaman diliminde değerlendireceğiz.

Buyurun İlker Bey.