| Komisyon Adı | : | (10/434,2104,2716,2717,2718,2719) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 02 .12.2025 |
BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Çok kıymetli milletvekillerimiz, Komisyonumuzun kıymetli üyeleri, değerli misafirlerimiz, değerli çalışma arkadaşlarımız, çok kıymetli basın; sizleri saygıyla selamlıyorum. Bugünkü toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Komisyon olarak hem Parlamentodaki toplantılarımızla hem sahada temas gücü yüksek bir çalışma dönemini hep birlikte geçiriyoruz. Tabii, sadece resmî toplantılar değil ardı ardına yaptığımız saha çalışmaları, incelemeler ve bölge istişare toplantılarıyla özellikle yereldeki tecrübeyi Komisyon çalışmalarımızın içine dercetmeye gayret gösteriyoruz. Biliyorsunuz, pazar günü Manisa'daydık, Manisa Organize Sanayi bölgesindeki çok ama çok özel bir çalışma olan ZEKİ Yaşam Merkezinde incelemeler yaptık ve bu çalışmanın çok başarılı bir çalışma olduğuna hep birlikte şahit olduk. Daha sonra Kula'da gençlik kampında engelli bireylerimiz ve aileleriyle çok güzel bir buluşma gerçekleştirdik; özellikle erişilebilirlik başlıklarını yerinde bizzat değerlendirmiş olduk. Pazartesi günü İzmir'de hem saha incelemelerimiz hem Ege Bölgesi İstişare Toplantı'mızda Afyonkarahisar, Aydın, Denizli, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak illerinden gelen sivil toplum kuruluşları, kamu yöneticileri, akademisyenler, uzmanlar, sporcular, esnaf ve aileleriyle bir araya geldik. Ege Üniversitesi Engelli Çocuklar Rehabilitasyon Merkezinde yine akademik camia, engelli bireylerimiz ve aileleriyle bir araya geldik. Yine, Bornova'daki Hasan Tahsin Özel Eğitim Okulunda hem öğrencilerimizle hem onların fedakâr öğretmenleriyle ve yöneticileriyle buluştuk. Onların 6 farklı branşta yaptıkları üretim ve bunun süreçlerini hep birlikte gözlemledik.
Yine, İzmir'de Kemeraltı'nda engelli esnafımızla bir araya geldik ve bu, bizim bu süreçte geniş bir yelpazede saha çalışmalarına hızla devam ettiğimizi gösteriyor.
Tabii ki Komisyonumuz geçici süreyle kurulmuş bir komisyon, bir araştırma komisyonu. O yüzden zaman da hızla ilerliyor. Bu, hızla ilerleyen zaman diliminde bir milim dahi boşluk bırakmadan her alana temas edip, her bir derdi olan kişiyi, kurumu dinlemeye, temas etmeye gayret gösteriyoruz. Karşımızda çok büyük bir fotoğraf var. Biz, bugün, bu fotoğrafın iş dünyasına yönelik kısmına odaklanacağız; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, ülkemizin önde gelen otomotiv firmaları, engelli odaklı kariyer ve istihdam çalışmaları yürüten kurum temsilcilerini ve sahadan gelen uzmanları bugün hep birlikte dinleyeceğiz. Ben, bu vesileyle, misafirlerimize hoş geldiniz diyorum.
Değerli üyelerimiz, hep ifade ediyoruz: Engelli bireyler için istihdam konusu sadece iş bulma konusu değil, bu bir bağımsız yaşam, bir gelir, bir sosyal hayat, özgüven ve hayatın en merkezinde olma duygusu. Hepsi birden bu başlığın içerisinde. Bir gencin sabah evden "İşe gidiyorum." diyerek çıkması, akşam "Bugün de ürettim." diyerek dönmesi en güçlü sosyal politikalardan biri. İşte, biz Komisyon olarak şunu çok net ifade ediyoruz: Sadece sosyal yardım mekanizması, sadece bakım destekleri değil, bu süreci daha bütüncül politikalarla daha yukarılara taşıma gayreti ve inancı var. Tabii ki kamu tarafından atılan adımlar, engelli memur istihdamı, E-KPSS sistemi, kota uygulamaları, bunların her biri kıymetli. Geliştirilmesi gereken yönler var mı? Elbette var ama şunu özellikle ifade etmemiz lazım: Çalışma hayatının yükünü sadece kamu taşımıyor, taşımamalı. Özel sektörün bu anlamdaki üretim gücünü, rekabet gücünü ve dinamizmini göz ardı etmememiz gerekiyor. İşte, o yüzden, bugün, burada, iş dünyasını temsil eden tüm kurum ve kurumlar adına bazı kurumlarımızı ne yapacağız? Hep birlikte dinleyeceğiz çünkü engelli istihdamının gerçek anlamda yaygınlaşması özel sektörün bu anlamdaki vizyonuyla ve katılımıyla bire bir orantılı. Tabii ki Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği iş dünyamızın en geniş çatısı. Sizlerden sadece mevcut durumu anlatmanızı değil, bir çerçeve, vizyon ortaya koymanızı bekliyoruz. Oda ve borsaların engelli girişimciliğini destekleyen programları neler olabilir? KOBİLER'de engelli istihdamını teşvik edecek modeller nasıl geliştirilebilir? Mesleki eğitim, staj, mentörlük gibi alanlarda yeni iş birlikleri nasıl tasarlanabilir? Bunları somut örneklerle dinlemek istiyoruz.
Otomotiv sektöründen toplantımıza katılan kıymetli firmalarımız var; MAN Türkiye, Mercedes-Benz, Ford OTOSAN bugün bizimle birlikte olacak. Hepiniz yalnızca üretim kapasitesiyle değil, istihdam gücünüzle de ülkemiz için stratejik aktörlersiniz. Sizlerden 2 başlıkta özellikle katkı beklediğimizi ifade etmek isteriz: Birincisi, kendi tesislerinizde ve ofislerinizde engelli çalışanlara yönelik uygulamalarınız; üretim hattında, mühendislikte, planlamada, satış ve satış sonrası hizmetlerde hangi alanlarda engelli istihdamımız var? Hangi alanlarda edilmesi mümkün ama hâlâ adım atmakta zorlandığınız konular var? Biz, vatandaşları dinlediğimizde şunu sıklıkla gözlemliyoruz: Kota dolsun diye açılan pozisyonlar ile gerçekten kariyer yolu açık nitelikli istihdam arasında dağlar kadar fark var. İşte, bu farkı azaltmamız gerekiyor. Sizler bu farkı azaltmak için neler yapıyorsunuz, daha neler yapabilirsiniz? Bu anlamdaki bakış açınız, vizyonunuz çok kıymetli.
İkinci başlık ise ürettiğiniz ürünlerin, araçların erişilebilirlik boyutu; engelli bireyler için kullanılan özel donanımlı araçlar, toplu taşımaya uygun modeller, şehir içi ulaşımı kolaylaştıran çözümler gibi. Bu konulardaki mevcut tablo ve önümüzdeki süreçlere dair öngörüleriniz çok ama çok kritik. Kısacası, engelli bireyi hem çalışma arkadaşınız hem de müşteriniz olarak nasıl konumlandırdığınızı duymak istiyoruz. ES Kariyer ve İNAN Derneği bugün yine engelli istihdamı alanında sahadaki yapılar ve bir yanda işverenin beklentisini, diğer yanda iş arayan engelli bireyin gerçekliğini bilen çalışmalar. Sadece aracı değil, aynı zamanda rehberlik rolü burada söz konusu. Sizden şu sorulara cevap bekleyeceğiz: İşverenler en çok hangi alanda tereddüt yaşıyorlar? Engelli adaylar hangi aşamada sistemin dışına düşüyor? Öz geçmişten mülakata, işe girişten işte kalma sürecine kadar zincirin hangi halkaları en zayıf durumda ve bu halkaları güçlendirmek için hangi politikalara, hangi teşviklere ihtiyaç var? İşte, bugün misafirimiz olan Doktor Burak Uyanık sunumunda bu bütünün çok değerli bir parçası olarak bizlerle paylaşacak. Türkiye'de doktora tamamlayan ilk işitme engelli birey olarak ortaya koyduğu başarı sadece akademik bir ünvan değil, hepimize ilham veren bir iradenin, emeğin ve kararlılığın sonucu. Kendisinin hem akademik birikimi hem de pratik deneyimleriyle bize sahaya dair çok somut örnekleri ifade edeceğine inanıyoruz. Tabii, bir konu da kotanın tek başına sihirli bir çözüm olmadığı; elbette kota bir başlangıç. Çalışan, iş yerinde görünür değilse, üretime gerçek anlamda katılmıyorsa, kariyer planlamasında yer almıyorsa bunu yeterli görmüyoruz. Biz "Kota doldu mu?" sorusundan çok "Bu insan hangi değeri üretebiliyor, hangi imkânlarla bu personelimizi, çalışanımızı destekliyoruz?" bu soruyla ilgileniyoruz. Bu yüzden sizlerden insan kaynakları politikalarınızı, eğitim programlarınızı, iş yeri uygulamalarınızı, erişilebilirlik yatırımlarınızı çok ama çok net bir biçimde paylaşmanızı istirham ediyoruz. Burası hem sorunlar için, sorunların konuşulması için hem de başarılı örneklerin yaygınlaşması için çok ama çok önemli, çok güçlü bir platform. Elbette, aynı zamanda, geliştirilmesi gereken yanlarımızı da burada konuşmamız lazım.
İş dünyasının başka bir sorumluluğu da toplumsal algıya katkı sunmak. Engelli bireyi bir yardım nesnesi olarak değil, ekibin doğal üyesi olarak görmek, en az fiziki erişilebilirliği sağlamak kadar kıymetli. Şirket içi farkındalık eğitimlerinden kurumsal iletişimin diline kadar uzanan çok ama çok geniş bir alan var. İşte, bu başlıkta yaptığınız yenilikçi uygulamalar diğer kurumlara da mutlaka ilham kaynağı olacaktır. İşte, bizim Komisyon olarak çok temel bir yaklaşımımız var, bu yaklaşım da şudur: Engelli bireylerimizi hayatın tüm alanlarında merkezde görmek istiyoruz. İyi eğitim alan, erişilebilir bir şehirde yaşayan, destekleyici teknolojilere ulaşabilen, iş yerinde makul düzenlemeler sağlanan bir engelli birey toplumsal hayatta aktif bir özne oluyor. Vatandaş asla "Bize acıyın." demiyor "Bizi duyun, birlikte çözüm üretelim, üretirken de birlikte olalım." diyor. İşte, bugün özel sektörün kıymetli temsilcilerinden de aynı yaklaşımı, aynı hassasiyeti bekliyoruz. "Şu kadar personel çalıştırıyoruz." cümlesinin ötesine geçmemiz lazım. "Şu yeni modeli deniyoruz, şu alanlarda desteğinize, iş birliğinize ihtiyacımız var." diyen bir yaklaşım hepimizi bu anlamda daha yukarı taşıyacaktır.
Bugünkü katkılarınız için, paylaşacağınız her bir kıymetli veri ve öneri için şimdiden teşekkür ediyorum. Bunların çok ama çok kıymetli olduğunun altını çizmek istiyorum. Bu sürecin bir parçası, bir paydaşı olduğunuz için de özellikle şükranlarımı sunuyorum. Toplantımızın hayırlı ve verimli olmasını diliyorum. Dikkatle sizleri dinleyeceğiz ve inşallah her bir öneriyi, her bir güzel örneği de çoğaltmak için gayret göstereceğiz, üretmek için gayret göstereceğiz.
Evet, şimdi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğiyle başlıyoruz.
Genel Sekreter Yardımcısı Sayın Cengiz Delibaş, buyurun.