TALAT DİNÇER (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Anadolu'da bir uygulama vardır yani havada şimşek çaktı mı; arkasından yağmur yağar, bereket olur, her şey verimli olur ama Sayın Şimşek, 2023'te ekonominin içerisine düşünce maalesef kasırga oldu, fırtına koptu, ekonomi kurudu, bunun yanında toprak kurudu, umutlar kurudu, işçi, emekli, memur, esnaf, öğrenci kurudu yani bunu burada belirtmek istiyorum.

Sayın Bakanım, sizin yönetiminizde artık Maliye Bakanlığı bir maliye politikasından ziyade, ceza ve vergi bakanlığı olarak anılıyor. Halkın nazarında şu an görünüm bu. Öyle hızlı harekete geçiyorsunuz ki sürekli yeni bir vergi, yeni bir vergi, yeni bir vergi, yeni harçlar sürekli hayatımıza giriyor. Bir gün akşam yatıyoruz, sabah kalkıyoruz, yine bir vergi sistemiyle karşı karşıya kalıyoruz. Bunun en bariz örneğine gelecek olursak; 2021'de bir karar aldınız, dediniz ki "Ülke genelinde 850 bin küçük esnaf ve sanatkâr var, bunlar emek yoğun çalışıyor. Bunların genel vergi içerisindeki payı çok düşük. Bunları vergi dışı bırakalım." Biz de çok memnun olduk çünkü bu insanlar emeğiyle, bedeniyle, alın teriyle çalışıyor ama gel gelelim, şimdi yeni bir karar aldınız, dediniz ki "Nüfusu 35 binin üzerinde olan bütün yerlerdeki basit usulü 1/1/2026'dan itibaren gerçek usule döndürüyoruz." Bunun anlamı nedir, biliyor musunuz Sayın Bakan? Hiç para kazanmasa bile o basit usul mükelleflerinin üzerine siz yıllık 100-150 bin lira ek yük getiriyorsunuz anlamına gelir. Yapmayın bunu. Bu, ülke genelindeki emek yoğun çalışan basit usul vergi mükelleflerini ne olur, gerçek usule geçirmeyin. Bu insanlar zaten evinde tencereyi zor kaynatıyor. Bunlara bu fırsatı vermişken şimdi bunları gerçek usule sokmak demek, yıl sonu itibarıyla basit usul mükelleflerinin tamamının işlerine son verilmesi anlamına gelir. Eğer bu uygulama devam ederse ondan sonraki süreçte görürsünüz bunları.

Sayın Bakanım, bir diğer konu da küçük esnaf, sanatkâr sizden yardım beklerken, kamu alacaklarının, SGK'nin, vergi dairesi borçlarının ertelenmesini beklerken siz tutuyorsunuz, bunlarla ilgili böyle bir karar almaktan ziyade kullandığı tek kredi olan Esnaf Kefalet Kooperatif kredilerine bir pençe vuruyorsunuz. Bakın, ülke genelinde 2 milyon küçük esnaf ve sanatkâr var. Bunların tek böyle tutunduğu dal Esnaf Kefalet Kooperatif kredileri. Esnaf her yere borçlu Sayın Bakan, uçan kuşa bile borçlu. Şimdi, siz diyorsunuz ki "Bunların çektiği kredinin karşılığında fatura istiyoruz." Yapmayın bunu. Bunu hiçbir esnaf yapamaz yani siz bu uygulamayı yaparsanız şunu demiş oluyorsunuz: "Esnafa kredi vermeyelim." Bu fatura uygulamasından bir an önce bir vazgeçin.

Diğer bir uygulama da bununla beraber diyorsunuz ki "Kamu kurumlarına borcu olmayacak." Hangi esnafın vergi borcu yok? Hangi esnafın SGK'ye borcu yok? Hangi esnafın diğer kurum ve kuruluşlara borcu yok? Yani bu ülkede krizleri esnaf yaratmadı Sayın Bakan dolayısıyla bu esnafa bu cezayı kesmeyin, adınız da yine ceza bakanlığı olarak kalmasın.

Sayın Bakanım, bununla beraber Esnaf Kefalet Kooperatiflerine bir yıldır doğru dürüst plasman vermiyorsunuz. Bakın, demin de söyledim, esnafın tek finansman kaynağı hazinenin yüzde 50 sübvanse ettiği krediler ama çok uzun zamandır Esnaf Kefalet Kooperatifleri kendi öz kaynaklarıyla ortaklarına bir menfaat sağlamayan kredi kullandırmaya çalışıyor. Şu Esnaf Kefalet Kooperatiflerine, Halk Bankasına biraz bir plasman sağlayın da şu ülke genelindeki esnaf bir nefes alsın. Şu an esnaf kımıldayacak durumda değil. Dolayısıyla bu kredilerin plasmanlarının sağlanması geleceğimiz açısından son derece önemli. Hep sizler de dersiniz "Küçük esnaf olmazsa sokaklar kararır." ama siz bu uygulamayı Maliye Bakanlığı olarak yaparsanız bu esnafa bu krediyi sağlamazsanız bu esnafı, bu basit usulden gerçek usule döndürürseniz sokaklar kararır, sokakta esnaf kalmaz Sayın Bakan.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TALAT DİNÇER (Mersin) - Ek süremiz yok mu?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

CAVİT ARI (Antalya) - Devam et sen, bitir cümleni.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Bunlara bir fırsat sağlayalım da bunların kamuya olan borçlarına da bir yapılandırma getirelim, şu esnaf bir nefes alsın. Bu işlerin sorumlusu esnaf değil Sayın Bakanım.