NECMETTİN ERKAN (Kırşehir) - Sayın Komisyon Başkanım, Sayın Bakanım, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Kıtaların, denizlerin göç yollarının kavşak noktalarında yer alan Türkiye, taş devrinden günümüze kadar farklı kültür ve medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Ecdadımızın mimarisinden musikiye güzel sanatlardan yazılı ve sözlü edebiyata, kültürün her alanında çok önemli eserler ortaya koyduğu bu topraklar tarihin son bin yılından bambaşka bir çehreye bürünmüştür. Bu eşsiz coğrafyanın sakinleri olarak muazzam bir mirasın üzerinde oturuyoruz. Bu miras hem geçmişimizi bilmemize hem de geleceğimize yön vermemize yardımcı oluyor. Günümüzde bütün dünya tarafından bilinen bir Türk mimarisi var, Türk musikisi var, Türk mutfağı, Türk dili, Türk edebiyatı, Türk folkloru var. Fert, aile ve toplum olarak içtenlikle benimsediğimiz ve yüzyıllarca muhafaza ettiğimiz hayat tarzımız Türk millî kültürünün özünü teşkil ediyor. Tarih boyunca güzel olanı, doğru olanı, kıymetli olanı bünyesine dâhil etmekten çekinmeyen Türk kültürü, insanı ve insan sevgisini merkeze alan yönüyle tanınıyor, biliniyor. Devletimiz ve milletimiz için böylesine hayati önem arz eden kültürümüzü önce korumak, sonra yaşatmak ve nihayetinde gelecek nesillere sağ salim aktarmak öncelikli vazifemizdir. Bu vazife sadece devletin değil, her bir Türk vatandaşının vazifesidir. Günümüzde dünyanın global köy hâline geldiği söyleniyor. İletişim ve uydu araçları sınır tanımıyor, bilhassa kültürel sınırlar kolayca aşılıyor. Evet, internetin hayatımızın bir parçası hâline geldiği teknolojik ve dijital ürünlerin her an elimizin altında bulunduğu doğrudur. Günümüzde sayısız ölçüde kültürel bombardımana maruz kalıyoruz. Bu gelişmelerin karşısında durmamızın da sonuçlarını inkâr etmemiz mümkün değildir. Mümkün olan kültürümüzü, benliğimizi, millî ve manevi değerlerimizi muhafaza etmemizdir. Bunu başarabiliriz, dün olduğu gibi bugün de bu husustaki başlıca dayanağımız millî kültür politikamızdır. Günün ve çağın şartlarına göre öze aykırı olmayacak şekilde kültür politikaları yenileniyor, geliştiriliyor, güncelleniyor. Bizler de bu anlayışla kültürünün her alanında birikimimize sahip çıkıyor, değerlerimizi yaşatacak çalışmaları kararlılıkla destekliyoruz.

Değerli milletvekilleri, yirmi üç yıllık iktidar süremiz de bu kararlılığımızı daima koruduk. Türkiye genelinde 5 binin üzerinde tarihî eser, cami, han, hamam, köprü ve kaleyi restore ettik. Sur, Hasankeyf, Ani, Efes, Göbeklitepe, Truva gibi önemli arkeolojik alanları dünya kültür mirasına kazandırdık. Vakıf eserleri başta olmak üzere birçok kültürel varlığı restore ederek yeniden hizmete açtık. Kültürel miras bilinci kapsamında çocuklara ve gençlere yönelik eğitim programları yürütüyoruz. Ankara'da dünyanın en büyük 5 kütüphanesinden biri olan Cumhurbaşkanlığı millet kütüphanesini açarak milletimizin istifadesine sunduk. İstanbul'da, Atatürk Kültür Merkezi'ni yeniden inşa ederek modern kültür merkezine dönüştürdük. Taksim, AKM, Çanakkale Truva Müzesi, Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi, Gaziantep Zeugma Müzesi, Antalya Arkeoloji Müzesi gibi projelerimiz uluslararası seviyede ödüller aldı. Türkiye'nin her köşesine yeni müzeler açtık.

CAVİT ARI (Antalya) - Antalya Müzesi yıkıldı hocam; yapılan yok, yıkılan var.

NECMETTİN ERKAN (Kırşehir) - Mevcut müzelerin dijital dönüşümünü tamamladık, devlet tiyatroları, opera ve bale sahnelerini çoğalttık, taşra illerinde turne faaliyetlerini artırdık, sanatçı destek programları ve kültür sanat fonları aracılığıyla yerli üretimi teşvik ettik, sinema sektörüne destek amacıyla film yapım fonlarını güçlendirdik, yerli sinema yasasını yeniledik.

Değerli milletvekilleri, Bakanlığımızın kültür kanalına ne kadar ehemmiyet verdiysek turizm kanalıyla da aynı derecede ilgilendik. "GoTürkiye" markası ve dijital tanıtım platformlarını kullanarak ülkenin daha tanınmasını, bilinmesini sağladık; ülkemizi dünyanın en çok ziyaret edilen ilk 5 ülkesi arasına dâhil ettik. 2024 yılında ülkemize gelen toplam ziyaretçi sayısı bir önceki yıla göre yüzde 9,8 artışla 62,3 milyon kişiye ulaştı, turizm gelirimiz ise bir önceki yıla göre yüzde 8,3 artışla 6,1 milyar dolara ulaştı. 2025 yılının ilk dokuz ayında ülkemize gelen toplam ziyaretçi sayısı 50 milyona yükseldi; yine aynı dönemdeki turizm gelirimiz ise 50 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2025 yılı sonu hedefimiz olan 64 milyar dolar seviyesine doğru emin adımlarla ilerliyoruz.

Sürdürülebilir Turizm Sertifikasyon Programı'yla dünyada sürdürülebilir turizm konusunda örnek alınacak bir ülke konumundayız. Bu sayede turizm sektörünü uzun vadede daha güçlü bir hâle getireceğiz. 2030 hedeflerine yönelik Türkiye turizm stratejimizde çeşitlendirilmiş turizm anlayışına yöneliyoruz. Yakın bir gelecekte kültür, sağlık, termal, kış, inanç, gastronomi ve doğa turizmiyle alternatiflerin yaygınlaştığını göreceğiz.

Değerli milletvekilleri, Bakanlığımız turizm sektörünü daha da güçlendirmek için projeler üretmeye devam ediyor. Bu maksatla turizm master planları, destinasyon yönetim ofisleri, yerel yönetim konseyleri kuruldu. Turizm yatırım belgeli tesis sayısı 3 katına çıktı. Nitelikli personel yetiştirilmesi için turizm meslek liseleri ve akademileri geliştirildi. Havaalanı, liman, ulaşım altyapı yatırımları turizm bölgelerine erişimi kolaylaştırdı. Türkiye'nin UNESCO Dünya Miras Listesi'ndeki alan sayısı 9'dan 21'e yükseldi; Mevlevi semavi törenleri, âşıklık geleneği, Nevruz kutlamaları gibi somut olmayan kültürel miraslarımız UNESCO listesine kaydedildi.

Değerli milletvekilleri, Anadolu'nun her köşesindeki kültürün izlerini yeniden canlandırıyor, kültürel kimliğini öne çıkaran Kırşehir'i örnek bir şehir hâline getiriyoruz. UNESCO tarafından "müzik şehri" ünvanına layık görülen Kırşehir, Ahilik ve abdal geleneğini yaşatan önemli bir kültür merkezidir. Bu kapsamda, Neşet Ertaş Kültür ve Sanat Merkezi faaliyetleri güçlendirilmiş, ulusal çapta düzenlenen etkinliklerle Kırşehir'in adı dünyaya duyurulmuştur. Ahi Evran-ı Veli Külliyesi ve Müze Kompleksi kültürel turizm açısından bölgenin en önemli cazibe noktası hâline gelmiştir. Neşet Ertaş Kültür ve Sanat Festivali 2025 yılında 50 binden fazla izleyiciyi ağırlamış, 2026'da uluslararası düzeye taşınacaktır. Kırşehir Kent Müzesi, Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ve yeni turizm alanlarıyla şehrimiz kültür ve turizmde yükselen bir merkez hâline gelmiştir.

2021 yılında başlayan Kültür Yolu Festivali'yle birçok faaliyete imza atan Bakanlığımızdan Kültür Yolu Festivalleri kapsamına Kırşehir'in de dâhil edilmesini talep ediyoruz. Böylelikle, UNESCO tarafından "müzik şehri" ünvanına layık görülen şehrimizin her alanda daha güçlü bir hâle geleceğini, ülke turizmine ve kültürel mirasa katkı sağlayacağını düşünmekteyiz. Bu vesileyle Kırşehir'e kazandırılan bu yatırımlar için başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a, Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy'a, Valiliğimize ve tüm kurumlara teşekkür ediyorum.

Sözlerimi tamamlarken Kültür ve Turizm Bakanlığı 2026 bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.