BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Öncelikle, biz Bakanlık olarak arkadaşlarımızın alt komisyon kurulması önerisini destekliyoruz, takdir Komisyonumuzun ama bu kanun gerçekten çok önemli ve çok temel bir kanun. Burada yapacağımız her bir çalışmanın ülkemizin geleceği açısından önemi var. Dolayısıyla, üç günü, beş günü hesap edip buradaki üç günü, beş günü bir zaman kaybı olarak görmüyoruz. Ben muhalefet partilerindeki arkadaşlarımızın "Bunu mutfakta daha iyi çalışalım." önerisini son derece olumlu ve yerinde mütalaa ediyorum, onu özellikle söyleyeyim. Eğer Sayın Başkan da uygun görürse bir alt komisyon, tabii sizin heyetinizin uygun görmesi durumunda bir alt komisyonun kurulması, bu komisyonun da -ben Emin Haluk Ayhan Bey'in de özellikle söylediklerine katılıyorum- çok uzatmadan, çok böyle zamana da yaymadan, kısa bir süre içerisinde arkadaşlarımız konuyu alsınlar, teknik olarak, inanın, bu kanunla ilgili hiçbir şekilde bizim "Şu kesinlikle olmazsa olmazımızdır, şuna kesin karşıyız." Böyle bir anlayışımız yok. Bizim kesin taraf olduğumuz şey -biraz önce Tahsin Bey de aslında ifade etti- yerli üretimi engellemesin ama Türkiye'ye güvenip yatırım yapan yabancı yatırımcıyı da mağdur etmesin. Bu dengeyi bulmak bizim görevimiz. Buna yönelik de verilecek her türlü katkı bizim başımızın üzerinde, arkadaşlar, bunu açıklıkla, samimiyetle ifade ediyorum. Hiçbir şekilde, bu konudaki katkılardan uzak durmuyoruz, bugüne kadar da -biraz önce anlattım- bu konuda fikri olan tüm arkadaşlarımızı sabırla dinledik ve "Benim de söyleyecek bir sözüm kaldı, beni dinlemediler." diyecek kimsenin olmadığını düşünüyorum doğrusu çünkü bizzat Başkanlık ettiğim toplantı da oldu, arkadaşlarımızın bütün yazılı, sözlü görüşlerini aldıkları uzun toplantılar da oldu. O açıdan, eğer muhalefet partilerimizin elinde de bu konularla ilgili öneriler varsa bunları alt komisyon sürecinde teker teker değerlendirmeyi ve orada mümkünse mutabakatla bu kanun tasarısının tekrar üst komisyona gelmesi ve ondan sonra da Meclis Genel Kurulunda hızlı bir şekilde -burada gruplarımızla da hep beraber görüşerek- gündeme girmesini özellikle arzu ederim.

Burada belki bir konuyu kısaca açıklamakta fayda var.

Değerli arkadaşlar, bizim Patent Kanunu'nun vize, muafiyet süreciyle bir ilgisi yok ama daha önce de söyledik AR-GE Reform Paketi'ne gerçekten teşekkür ediyorum, orada Komisyonumuz ciddi destek verdi. Ben Genel Kurul sürecinin daha hızlı işlemesini arzu ederdim ama inşallah bunu Patent Kanunu'nda yaparız. Bunu artık Türkiye'nin sınai mülkiyet noktasında daha güçlü bir ekonomiye geçiş için olmazsa olmaz görüyoruz yani Avrupa bizden istedi de yapıyoruz değil. Bizim, Türkiye'nin çok daha güçlü bir ekonomiye sahip olması için bu gerekli. AR-GE çok gerekliydi, biraz önce Sayın Bayır ifade etti yani patent başvurusunda ilk 20'de değiliz, doğru ama inanın şu anda patent başvuru oranlarımızı bu şekilde korursak birkaç yıl içerisinde ilk 20'nin, hatta ilk 15'in içerisine rahatlıkla gireceğiz çünkü bu konuda hakikaten ciddi bir gayret var.

Bir de şunu da belki ifade etmekte fayda var: Şimdi, mesela marka ve patentte nitelik sorunu, tasarımda nitelik sorunu. Fakat bütün dünya tecrübesi şunu gösteriyor: Önce nicelik artışı sağlanıyor yani "kemiyet" dediğimiz nicelik önce sağlanıyor, arkasından nitelik artışı geliyor. Dünyada bütün ekonomilerde bu süreç yaşanmış. Biz eğer nitelik artışı sağlamak istiyorsak niceliği artırmamız lazım yani bu başvuru sayılarını artırmamız gerekiyor. Bunları artırmadan sadece niteliğe odaklandığımız zaman bunu başarma şansımız yok. Bu noktada da hamdolsun, Türkiye... Biraz önce rakamları verdim, bu verdiğim rakamların tamamı da doğru ve Avrupa Patent Ofisi ve Dünya Patent Organizasyonunun kabul ettiği rakamlar, bu rakamlar heyecan verici rakamlar ama takdir edersiniz ki Türkiye bu konulara çok geç eğilmeye başladı. Yani kimseyi suçlama arzusunda değilim. Ben şuna inananlardanım, bunu her zaman da ifade ederim: Bu ülkede iş başına gelen bütün hükûmetler bu ülkeye hizmet etmek için çalışmıştır ama az yapmıştır, ama çok yapmıştır ama az hata yapmıştır ama çok hata yapmıştır ama hiçbir hükûmetin art niyetle iş başına geldiğini düşünmem. Ama maalesef, bizim kültürümüz, özellikle sınai mülkiyet hakları konusunda ekosistemimiz çok güçlü değil. Dünyada bu işlerin en yoğun tartışıldığı dönemleri, 1970'leri Türkiye maalesef kayıp yıllar olarak geçirdi, 1990'lar kayıp yıllar olarak geçti. Keşke Türkiye o dönemlerde bu konulara çok daha yoğun ağırlık vermiş olsaydı da biz bugün, işte, patentte Almanya'yla, İngiltere'yle mücadele ediyor olsaydık ama ben şuna inanıyorum: Eğer biz bu kanunları burada hakikaten en iyi şekilde tartışarak, mutfak çalışmamızı en güzel şekilde yaparak, Genel Kurulda da tam bir mutabakatla geçirirsek bunun topluma vereceği inanılmaz bir sinerji var. Yani siyasi konularda otururuz tartışırız, siz bir şey söylersiniz, biz bir şey söyleriz, iktidar, muhalefet ama bu konular, günlük politik gelişmelerin çok çok daha ötesinde konular. Onun için ben bu öneriyi Hükûmet üyesi olarak, Bakan olarak özellikle destekliyorum. Hemen bir alt komisyon kuralım, bu alt komisyona Sayın Başkanımızın da uygun göreceği makul bir süre verilsin. Bu süreçte Bakanlıktaki, Patent Enstitümüzdeki bütün arkadaşlarımız seferber olsun, her önerge bütün yönleriyle, büyük bir açıklıkla değerlendirilsin, ondan sonra buraya geldiğimizde maddeleri okumaya bile gerek kalmadan tam bir mutabakatla hızlı bir şekilde oylayabiliriz. Eğer bunu, Sayın Başkanım, Komisyonumuzun değerli üyeleri de uygun görürse ben doğrusu özellikle isterim.

Sadece, fikrî ve sınai mülkiyet hakları konusunda... Şimdi, dünyadaki örneklerini çok inceledik, "fikrî mülkiyet" deyince Kültür Bakanlığının çok daha fazla sorumluluğunda olan konular var. Dünyada da özellikle "industrial property" diye geçiyor yani konunun şeyi, coğrafi işaretler de bu kapsam alanında değerlendiriliyor. Şu olabilseydi: Mesela bizim buradaki önerimizde fikrî ve sınai mülkiyet eğitim merkezi veya akademi, onu alt komisyonda arkadaşlarımız tartışsınlar, orada mesela birleştiriyoruz ama kanun daha önce Fikri Mülkiyet Kanunu çıktığı için oradaki pek çok düzenleme o kanunda bulunduğu için bunu sadece Sınai Mülkiyet Kanunu olarak değerlendirmenin bizim açımızdan daha isabetli olduğunu düşünüyorum.

Ben bütün arkadaşlarımıza katkıları için teşekkür ediyorum.

Sayın Başkanım, bizim alt komisyon konusundaki görüşümüzün olumlu olduğunu ifade ediyorum.

Teşekkür ediyorum.