KOMİSYON KONUŞMASI

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yine, ben iş güvenliğinden devam edeyim.

Biliyorsunuz, Karadon'da iş kazası olmadan önce Sayıştay raporlarında, burada bir iş kazası olma riskinin yüksek olduğu belirtiliyordu. Aynı tespit Kozlu'da yapılmıştı, maalesef ondan sonra da Kozlu'da gerçekleşti ve orada çalışan işçilerimiz hayatlarını kaybetti. Baktığınız zaman kurumun kadrolu işçileri olmadığını görüyoruz. Bu iş kazası geçiren işlerde çalışan arkadaşların taşeron çalıştığını ve galeri açma işinin bu taşeron firmalara ihale edildiğini görüyoruz. Galeri açma işi, tabii, uzmanlık alanlarına çok girmek istemiyorum ama belki de en önemli alanlardan bir tanesi madencilikte çünkü galeri hazırlanır, galeri hazırlandıktan sonra kömür üretimi başlar. En çok da -yanılıyorsam düzeltin beni- damara yakın bir yerlerde de metan gazı patlamasının veya metan gazından dolayısıyla bir iş kazası olma olasılıklarının yüksek olduğu biliniyor. Kurum gerçekten bu konuda tecrübeli ve deneyimli; işçileriyle, altta çalışan, yer altında çalışan teknik kadrosuyla deneyimli. Ama bu iş bir inşaat firmasına verilmişti Karadon'da. Daha önce hiç tecrübesi olmayan inşaat şirketi tarafından yapılıyor ve böyle bir iş kazası... Kozlu'daki yerine baktığımız zaman da aynı sonuçla karşılaşıyoruz orada.

ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) - Tecrübesi olmadan ihaleyi nasıl alıyor?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - İşte bilemiyorum. Yani şimdi detayına girmiyorum.

Yani oradaki sıkıntıyı söylemeye çalışıyorum. Aslında en önemli yerde taşeron firmalardan hizmet alımı yöntemiyle bu iş yaptırılıyor. Bu işin doğru olmadığını söyledik. Hatta Kozlu'dan ve Soma'dan sonra, ben aslında KİT Komisyonunda bu Sayıştay raporlarında gördüğümüz için, bir kanun teklifi hazırlamıştım arkadaşlar. Geçen dönemden olan arkadaşlarımız hatırlar. Ve Soma kazasından sonra bu kanun teklifini Meclisin gündemine getirdim. Biliyorsunuz, komisyonlarda görüşülmüyor. Görüşülmeyen kanun teklifleri, bizim verdiğimiz, kırk beş gün sonra Meclis Genel Kuruluna indirilebiliyor. Soma kazasından sonra getirmiş olduğum kanun teklifinde... O zaman taşeronla ilgili bir çalışma yoktu, Faruk Çelik de Çalışma Bakanıydı. AKP milletvekillerinin oylarıyla ve Faruk Çelik'in de "Tamam." demesiyle benim getirmiş olduğum kanun teklifinin Meclis gündemine alınması kabul edildi. Kanun teklifi neydi? En azından taşeronluğu kaldırma anlamında madenlerden, yer altı madenciliğinden başlayalım demiştik ve asıl iş olan galeri açma işinin taşerona verilmemesi gerektiğini de ifade eden, bunu düzenleyen bir kanun teklifiydi. Gerçekten de o günkü Soma'daki o büyük kazadan sonra herkes hassasiyet gösterdi ve bu kanun teklifinin gündeme alınması kabul edildi. Ama 590 tane daha önce gündemde sıraya girmiş kanun teklifi vardı Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda, benimki 591'inci sıra sayısını aldı. Şimdi, 591 ne demek? Bu asla o dönemde gelmeyecek bir sıra numarasıydı. Bir gün sonra da tekrar grup önerisiyle bunun ön sıraya alınmasını teklif ettik. O dönemde akşamki... Hatırlıyorsunuzdur geçen akşam olanları, muhalefet sıralarında çoğunluk olduğu için o dönem onu getirdiğimizde bu teklifin ön sıraya alınması kabul edildi ve ilk kez iktidar partisi orada karar yeter sayısı istedi ve Meclisi tatil etti çarşamba günü ve perşembe günü, iki gün üst üste çünkü bunu görüşmek istemedi.

Bakın, o günkü Soma'da yaşadığımız o elim kazadan sonra vicdanlarımız o kanun teklifinin kabul edilmesini belki emretti, belki kendimizi o işte sorumlu hissettik ama hemen bir hafta sonra da bu kanun teklifinin görüşülmemesi, ön sıraya alınmaması konusunda bir operasyon yaptınız ve gerçekten ön sıraya alınmadı. Şimdi, niye söyledim ben bunu? Gerçekten arkadaşlar bu asil iş aslında. Hani tanımlıyoruz ya "asil işler, yardımcı işler" diye, asil işlerde taşeron çalıştırılamaz diyoruz. Madencilikte bana göre asil işlerden bir tanesi de galeri açma işi. Ama galeri açma işinde deneyimsiz, tecrübesiz taşeronlar çalıştırıldığı için elim kazalara şahit oluyoruz ve bunları sadece kınıyoruz önce, Allah bir daha göstermesin diyoruz, inşallah olmaz diyoruz ama hemen peşinden kazaları yaşamaya devam ediyoruz. Biliyorsunuz, bu kazalarda da gerçekten sicilimiz sadece sizin döneminizde değil arkadaşlar, geçmişte de sicilimiz temiz değil, bugün de temiz değil. Onun için bunların düzeltilmesi gerekiyor.

İş güvenliği çok önemli ama Hazine Müsteşarlığının sadece iş güvenliği için eleman alımına izin vermesi üretim yapan bir tesiste, o tesisin de ihtiyacı varsa yeterince verimli çalışmasına engeldir diye düşünüyorum. Bunlara bu şekilde bir bütün içinde bakmamız gerekiyor arkadaşlar.

Teşekkür ederim.