MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Sayın Başkan, her ne kadar 13/5/2014 tarihinde Eynez Maden Ocağında meydana gelen ve 301 kişinin ölümüyle sonuçlanan maden kazası sonrasında yüklenici firma tarafından bir bankaya temlik edilen ve bu temlike TKİ tarafından verilen izinle ilgili öneri alt komisyonda çıkarılmışsa da benim burada bir suç ihbarım olacak. Herhangi bir alt komisyondan çıkarılması ya da üst komisyonda görüşülmemesi bir konunun suç olmaktan ya da ceza verilmekten imtina edileceği anlamını taşımamaktadır.

Eynez Maden Ocağında 13/5/2014 tarihinde meydana gelen olayla ilgili, yüklenici firma tarafından hizmet alımı yöntemiyle işletilen Eynez Maden Ocağında 13/05/2014 tarihinde meydana gelen ve 301 kişinin ölümüyle sonuçlanan maden kazası sonrası yüklenici firma aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davalarında mahkemeler tarafından yüklenici firmanın Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu nezdindeki doğmuş ve doğacak istihkakları üzerine ihtiyati hacizlerin uygulanmaya başlandığı sırada bahse konu firmanın Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğüne müracaat ederek tahakkuk etmiş bir alacağı bulunmamasına rağmen, kapalı durumda bulunan ve ne zaman açılacağı belli olmayan ocaklardan ileride yapacağı üretimle oluşması muhtemel 182 milyon 134 bin 867 TL'yi temlik etmek için onay istediği, onay yazısını alır almaz temlik işlemleri için harekete geçerek söz konusu tutarı bir bankaya temlik ettiği, doğmuş ve doğacak, açılmış ve açılacak borç ve taahhütleri kapsadığı, redevans sözleşmesindeki ve temlike onay veren yazıdaki olumsuzluklar giderilmeden temlik işleminin gerçekleşmiş olduğu, temlikle ilgili her türlü detayın en ince detayına kadar incelenmesi gerektiği hâlde incelenmediği, basiretli tüccar gibi davranılmadığı, kurumun olası zararlarla karşı karşıya getirildiği, böylece muvazaalı bir uygulamayla sıra cetvelinde kazada ölen işçiler için verilen ihtiyati haciz kararlarının önüne geçilerek ölen işçilerin hak sahiplerine yapılacak ödemelerin ötelenmesi ya da engellenmesine sebebiyet verildiği sarih ve sabit olduğundan, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu yetkililerinin görevi kötüye kullanma ya da en azından görevi ihmal suçunu işlediği konusunda kuvvetli şüphe doğmuştur.

Ceza Muhakemeleri Kanunu madde 158'in (4)'üncü fıkrası uyarınca: "Bir kamu görevinin yürütülmesiyle bağlantılı olarak işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle, ilgili kurum ve kuruluş idaresine yapılan ihbar veya şikâyet gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir." denmektedir.

Yine, bu hükmün açıklanması daha öncesinde Komisyon tarafından Adalet Bakanlığından istenmiş, Adalet Bakanlığının da "Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonlarında yapılan suç ihbarlarının Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığınca ilgili Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilir." görüş yazısı vardır. Bu yazı uyarınca iş bu görevi kötüye kullanma veya görevi ihmal suç ihbarının TBMM Başkanlığına sevk edilmek üzere tarafınıza arz ediyorum.