ORHAN ATALAY (Ardahan) - Değerli Başkanım, ben de bu konuda Mehmet Bey gibi düşünüyorum. Gerçekten Türkiye'nin hafızasına baktığımızda işkencenin çok önemli bir yer tuttuğunu biliyoruz. Türkiye bu konuda henüz işkence ikliminden büsbütün de kurtulmuş değildir, birçok dosya da yargı safhasındadır. Dolayısıyla, yargı safhasında olan olaylara dışarıdan müdahale edilmez gibi bir kanaatin arkasına saklanılarak ya da bir ön kabulün arkasına saklanılarak nice haksızlıkların, insan hakları ihlallerinin yaşandığını da biliyoruz ve henüz aydınlatılmamış faili meçhul cinayetlerin de henüz gündemden düşmediği bir ülkedeyiz. Dolayısıyla, Meclis olarak, Meclisin İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu olarak bizim de hangi aşamada olursa olsun siyaseten müdahil bir durumda olmamız gerektiği kanaatindeyim. Bu elbette ki kolluk güçleri üzerinde bir hegemonya kurmak ya da yargı üzerinde bir gölge oluşturmak, bir baskı oluşturmak manasında değildir ama neticede hukuk da insan için, yargı da insan için, emniyet de insan için, siyaset de insan içindir. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun her safhasında bana göre olaylara müdahil olması gerektiği kanaatindeyim. Demokrasi adına bunun gerekli olduğuna inanıyorum.