| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | TRT Genel Müdürlüğünün 2013 ve 2014 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 27 .04.2016 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Tarafımıza dağıtılan 2014 yılına ait Sayıştay raporunun içeriği yetersiz ve âdeta TRT Kurumunun faaliyet raporu niteliğindedir, TRT'de olup bitenleri yansıtmamaktadır. Bu yüzden 2014 yılının yaz aylarında TRT Kurumunda yapılan, Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan soruşturma raporunun Komisyonumuza sunulmasını talep ediyorum. Zira, bu soruşturma süreci sonunda birçok usulsüz işlem tespit edilmiş ve akabinde görevden ayrılmak zorunda kalan ve Samsun'a vali atanan İbrahim Şahin'le ilgili döneme aitti. Bu soruşturma raporu olmaksızın TRT Kurumunun 2013-2014 yıllarına ait işlemlerinin tasvibi yönünde yapılacak değerlendirmelerin eksik olacağını düşünüyorum.
TRT'yle ilgili kamuoyuna yansıdığı biçimiyle TRT'nin bir aile şirketi olduğu, reklam ihalesinde yolsuzluk yapıldığı, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesinde haksızlıklar bulunduğu, hizmet alımlarında usulsüzlüklerin olduğu, kiralama işlemlerinde usulsüzlükler yapıldığı, sözleşmeli personele ödenen yüksek ücretlerin bulunduğu yönünde genel bir kanaat vardır. Bununla ilgili de ayrı ayrı yapılmış uygulamalar da tarafımda mevcut. Biraz evvel de dile getirildiği gibi uçan kamera kiralamasında yapılan yolsuzluklar tüm kurumun çalışanlarının da dilinde olduğu olay. Keza, dekor imalatlarının dışarıya yaptırılması, ahşap ve metal dekor atölyelerinin görevli personelinin olmadan dışarıya bu işlerin verilmesiyle kurumun uğradığı zararlar var. Kiralama işlemlerinde de benzer durumlar mevcut. Ayrıca, TRT Oran yerleşkesi içinde yeri ve mimari projesi hazır olduğu hâlde çok amaçlı TV stüdyosu neden hâlâ inşa edilmiyor? Arı ve Orkut Stüdyolarının bulunduğu yer, çeyrek asırdan beri burada TRT kiracı, bir yerde TRT kurumuyla özdeşleşmiş bu yerde çok ciddi paralar harcanarak bir tadilatın da yapıldığı biliniyor. Buranın mülkünün satın alınması yönünde bir girişimin olmasının da doğru olacağı kanaatindeyim. Ayrıca, toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında da giyim yardımının uygulanmasıyla ilgili yine bir haksız uygulama var.
Bu konuların dışında da son bölümde yönelteceğim sorular ama ben bir şeyi de burada dile getirmek istiyorum: Buradaki yanıtların içinde Sayın Genel Müdür, Levent Gök'le birlikte bizim de içinde yer alıp gittiğimiz ziyaretin randevusuz olduğunu belirttiler. Oysa o gün biz oradaydık, kendilerinden randevu istendiğinde, dışarıda olduğunu, geleceğini belirttiğini ifade etmişti, ses kayıtlarında vardı.
Şimdi şöyle bir şey var. Yani, TRT Kurumu bir parti kanalı değil, burada bulunan tüm siyasi partilere de ya da her ile de eşit yayın yapması gerektiği yönünde herkeste bir kanaat vardı. Bu kanaat ne yazık ki son dönemlerdeki uygulamalarla yok oldu, sanki bir parti kanalına dönüştü. Bu bağlamda TRT'nin yayınları... Mecliste olan herkesin sesinin duyurulması gereken kanal olduğunu da düşünüyorum. Haberlerin oldukça yanlı verildiğini, muhalefetin ciddi konularda söyledikleri yerine anlamsız cümleleri alarak sanki o haberi içeriksiz kılmak yönünde çalışmalar yapılan bir yayın anlayışına sahip olduğunu ifade etmek istiyorum.
TRT'nin tarafsız yayın yapmasının hem kurum adına hem de ülkemiz ve halkımızın doğru bilgi alması adına önemli olduğunu düşünüyorum.
Teşekkür ederim.