MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Buradaki açıklamalar üzerine söz alma ihtiyacını duydum. 2011 yılından bu yana Meclisteyim. Bir süredir AK PARTİ Grup Başkan Vekilliği görevini yerine getiriyorum. Sayın grup başkan vekili arkadaşlarımızın HDP'li milletvekillerinin kürsü dokunulmazlığı kalmadığı, olmadığı iddiasını kesin bir dille reddederim.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Siz izlemediniz herhâlde!

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Siz yoktunuz herhâlde!

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Orada mıydınız?

BAŞKAN - Sayın Baluken, müsaade edin.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Baluken, 2011'den bu yana...

BAŞKAN - Sayın Baluken, siz konuşurken hiç ses çıkmadı, lütfen. Müsaade edin, bakın, işte, konuşma hakkını kesiyorsunuz.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Cevap hakkımızı kullanacağız.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Baluken, kendi şahitliğimi anlatıyorum.

2011'den bu yana ben HDP'nin sayın vekillerini kürsüden dinliyorum, bundan sonra da dinlemeye devam edeceğiz. Zaman zaman yaşanan olaylar meselesine gelince, dün akşamki gibi, maalesef Meclis için kabul edilemez olan bu tür manzaralar ilk defa olmuyor, ümit ederim bu son olur. Ama bunun son olması için...

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Bu kadarı ilk defa oluyor Sayın Bostancı.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Affedersiniz, dinler misiniz.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Tweet attılar...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Hanımefendi, lütfen, dinler misiniz.

BAŞKAN - Arkadaşlar, tahammül edelim, lütfen konuşmacılara. Kürsü dokunulmazlığı var.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Bunun son olması için çaba göstermek başta elbette iktidar partisi olmak üzere hepimizin boynunun borcu. Kürsüden konuşan kişi İç Tüzük'e aykırı bir konuşma yapıyorsa bunun nasıl tecziye edileceği hususu açıktır. Hiç kimsenin kalkıp fiilî olarak bir müdahalede bulunması asla kabul edilemez. Dolayısıyla, dün akşam yaşanan olayı kınıyorum öncelikle, bu çok açık, hiçbir şekilde kabul edilemez. Ama buna yaslanarak bütün bir grubu töhmet altında bırakan ve burada sanki bir gelenek varmış gibi değerlendirme yapan anlayış da kabul edilemez.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Burada...

AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Bütün grup olarak saldırdılar Sayın Bostancı, grup olarak.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Bütün grup saldırdı.

FERHAT ENCU (Şırnak) - Sayın Bostancı, kınamakla yetinilmez. Sayın Bostancı, orada linç vardı.

BAŞKAN - Sayın Bostancı, bir dakika.

Değerli arkadaşlar, Komisyon arkadaşlara da, milletvekillerine de söz vereceğiz dedik.

FERHAT ENCU (Şırnak) - 200 milletvekiliyle beraber linç vardı.

BAŞKAN - Niye tahammül edemiyorsunuz?

FERHAT ENCU (Şırnak) - Kınamadan daha öte bir şey yap.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Kabul etmiyorum, hiçbir şekilde kabul etmiyorum.

BAŞKAN - Niye?

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Ne işlem yaptınız tam olarak? Samimiyetinizi gösterin, ne işlem yaptınız?

BAŞKAN - Devam edin, buyurun.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Arkadaşlar, hiçbir şekilde...

BAŞKAN - Arkadaşlar, kürsü dokunulmazlığından bahseden, başkasına saygı gösterecek önce. Konuşuyor adam, niye kesiyorsun?

FERHAT ENCU (Şırnak) - Siz saygı gösterdiniz mi?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Zannediyorum burada anlaşılır...

FERHAT ENCU (Şırnak) - Siz gösterin biz de gösterilim.

BAŞKAN - Arkadaş, konuşuyor, sözü ona vermişiz, senin daha söz hakkın yok ki. Talebin bile yok daha, ne konuşuyorsun!

Sayın Bostancı, devam...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Eğer bağırarak çağırarak bir müzakereyi neticelendireceğimizi zannediyorsak yanılırız, neticelenmez.

BAŞKAN - Kürsü dokunulmazlığı sadece kendisi için.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Burada ne söylediğim gayet açık ve anlaşılır. Lütfen...

FERHAT ENCU (Şırnak) - Kınamaktan öte bir şey yap.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Kardeşim, dinler misin.

Benim söylediğim açık; yapılan kabul edilemez, yapılanı kınıyorum çok açık.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Ne işlem yapacaksınız.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Ve bundan sonra da bu tür olayların yaşanmaması için hepimize görev düşüyor, söylediğim bu. Parlamentoda görüşmelerin, müzakerelerin nasıl yapılacağı konusunda kurallar belli, teamüller belli, bu işin morali belli, ahlakı belli. Bunu sağlamak için hepimiz çaba göstereceğiz.

"İlk defa yaşanmadı." dedim, evet. 2011'den beri Meclisteyim, bu tür kargaşalar, itişip kakışmalar, maalesef, kavgalar -asla yakışmıyor- yaşanıyor. Meşrulaştırmak adına söylemiyorum.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Linç linç...

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - İtişip kakışma değil, linç girişiminde bulunuldu.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - "AKP milletvekilleri gereğini yaptı." diyen vekile ne diyorsunuz? "AKP milletvekilleri gereğini yaptı." diye "tweet" attı.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Hepsini reddediyorum. Kimin yaptığının hiçbir önemi yok.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - İsmini vereceğim size, silmezse tabii.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Öte yandan şu dili de kabul edemeyiz: Yani nerelerden emir alındığı, bir yerlerden emir alındığı tarzında şaibe yaratıcı bir dil. HDP 5 milyon oy almış bir siyasi parti olarak Mecliste görev yapıyor, bunu zikrediyorsunuz. AK PARTİ de 24 milyon oy almış bir siyasi parti. Nasıl sizin meşruiyet gerekçeniz bu 5 milyon oysa ve halkın rızasıysa...

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Dünkü saldırı meşru muydu ?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - ...aynı kategorik yaklaşım çerçevesinde ahlakın gerektirdiği, 24 milyon oy almış bir siyasi partiyi değerlendirirken de şaibe dolu bir dil kullanmamak olmalı, bu yakışmaz.

Öte yandan, AK PARTİ iktidar olan bir parti. Kabul eder, etmezsiniz; yaklaşımını doğru bulur, yanlış bulursunuz ama bir moralite olarak kamuoyuna deklarasyonu -sadece AK PARTİ'nin değil- bütün memleketin iktidarı olacağı vaadidir. Buna ilişkin tartışmalar yapılabilir. Bulunduğu yer ve iddiası budur. Bu iddia üzerinden elbette ki eleştirilerinizi yaparsınız ama fazladan, iktidar olma hakkının getirdiği sorumluğu pratiğe geçirmeye çalışan bir siyasi heyete ilişkin konuştuğumuza lütfen dikkat edelim. Bu sadece AK PARTİ için değil, kim iktidar olursa benzeri bir moral yükümlülükle davranmak durumunda ve bunları değerlendirirken tıpkı diğer siyasi partilere yönelik incelikli dilin eleştiri adına iktidar partisinden esirgenmesini doğru bulmam. O bakımdan dikkatli bir dil müzakereye, anlaşmaya ve neticede ortak kader ve gelecek duygusuna hizmet eder ama bağırarak çağırarak yahut da şaibe dolu bir dille itham ederek anlaşamayız.

Çok teşekkür ediyorum.