| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 18 .11.2014 |
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Danışmanlarımdan var. Biliyorsunuz, Plan ve Bütçe Komisyonundan bir transfer gerçekleştirdik. Esma Hanım şu anda benimle çalışıyor, Plan ve Bütçe Komisyonunda uzman olarak çalışan.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakanım.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Sayın Başkan, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarımızın kıymetli yönetici ve mensupları, basınımızın çok değerli temsilcileri; sözlerimin başında, Plan ve Bütçe Komisyonuna büyük katkılar vermiş, gerek çalışmaları gerekse siyasi nezaketiyle hem bizlerin hem de çalışanların hem de basın temsilcilerimizin gönlünde yer etmiş Sayın Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nu sevgi ve saygıyla anmak istiyorum. Tekrar, Allah'tan rahmet diliyorum.
Ayrıca, Ermenek'te yaşanan bu vahim facia sonucu hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet diliyorum, ailelerine başsağlığı diliyorum. Allah onlara sabır versin diyorum.
Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri; Bakanlığım ile bağlı ve ilgili kuruluşlarımızın 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, 2013 Yılı Kesin Hesap Kanunu Tasarısı ve Sayıştay raporlarının görüşmelerinde siz değerli üyelerimizin eleştiri ve önerilerinin bizler açısından çok büyük önem arz ettiğini bilmenizi istiyorum.
Plan ve Bütçe Komisyonumuz, oldukça yoğun çalışan, teknik düzeyde yine çok ciddi tartışmaların yaşandığı, her bir üyenin partisine bakmaksızın ciddi katkılar sağladığı bir komisyon. Komisyonda çalıştığım süre içerisinde yine bu Komisyonu hep bir aile olarak tanımladığımızı, zaman zaman hareketli tartışmalar, atışmalar olsa da hep siyasi nezaket sınırları içerisinde olmayı başardığımızı hatırlıyorum. Kırgınlıklarımızı da asla ötelemediğimizi o dönemde, o iki buçuk yıllık, aşağı yukarı üç yıllık dönemde hatırlıyorum.
Ben, tekrar tüm Komisyon üyelerimize çok teşekkür etmek istiyorum.
Sunumuma başlamadan evvel de oldukça yoğun geçen bütçe görüşmelerinin 3'üncü haftasında Plan ve Bütçe Komisyonunun siz değerli üyelerine çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum.
Çok genel hatlarıyla ifade edecek olursam, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, biliyorsunuz, deniz, kara, hava, demir yolları ve haberleşme alanındaki tüm kamu kurumlarını içinde barındırıyor. Aşağı yukarı ilgili, ilişkili kurumlar dâhil 5 müsteşar yardımcılığı altında 20 genel müdürlüğümüz var. Yine, bağımsız bir üst kurulumuz var, Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumumuz. 11 müstakil başkanlığımız var. 71 liman başkanlığımız söz konusu. 13 bölge müdürlüğümüz var. Yine, Denizdibi Tarama Başmühendisliği olarak da 3 farklı yerde konumlandığımızı görüyoruz. Bu detaylara girmek istemiyorum. Ama, kurumumuzda çalışan toplam 87.450 kadrolu personel var, 36 bini hizmet alımıyla ilave olarak sağlanıyor. Yine, şantiyelerde çalışan 111 binin üzerinde personel, taşeronlar üzerinden çalışan işçilerimiz söz konusu. Dolayısıyla, ulaştırma sektörü aslında istihdama önemli katkı sağlayan bir sektör, toplam doğrudan ve dolaylı olarak 235 bin kişiye istihdam sağlıyor.
2015 yılı bütçemize baktığımızda ise 5,22'lik bir artış olduğunu görüyoruz. Burada Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımızın merkez bütçesinde 6,5'luk bir artış oranı var. Karayolları Genel Müdürlüğümüzde 1,25'lik bir artış söz konusu. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunda ise yüzde 12'lik bir artış söz konusu.
İlgili, ilişkili tüm kurumlarımızı bir bütün olarak değerlendirdiğimizde Bakanlık bünyesinde aşağı yukarı 2015 yılında 15,5 milyar liralık, yani katrilyon liralık bir yatırım yapacağız. Diğer harcamalarımızla birlikte toplam 40,2 milyar liralık bir yatırımımız ve diğer harcamalarımız söz konusu, yüzde 7,4'lük de 2014 yılında bir artış gerçekleşmiş olacak.
Bakanlığımızın toplam yürüttüğü proje sayısına baktığımızda 3.793 projemiz şu anda yürütülmekte yani 4 bine yakın proje şu anda fiilî olarak Bakanlık bünyesinde yürütülüyor. Bunun yaklaşık 2 bini Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor, aşağı yukarı 1.500'e yakını da Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. Toplam 205 milyarlık bir proje tutarımız var, bugüne kadar 102 milyarlık bölümünü harcadık yine 102 milyarlık bir harcamamız ileriki yıllarda söz konusu olacak.
Toplam harcamalara baktığımızda en büyük payı kara yolları alıyor. Yine, son on iki yılda 186,5 milyar liralık ulaştırma sektöründe bir yatırım yaptığımız görünüyor. Karayolları Genel Müdürlüğümüzün yüzde 63'lük bir payı var, 2'nci sırada ise yüzde 35'lik pay ile Devlet Demiryollarına ayrılmış durumda. Ancak burada şunu ifade etmek istiyorum: Özellikle önümüzdeki dönemde, önümüzdeki süreçte demir yollarının almış olduğu payda artışlar olacak, demir yolları yatırımlarına daha fazla ağırlık vereceğiz.
Kamu-özel iş birliği çerçevesinde ise 61,5 milyar liralık bir yatırımımız devam ediyor, 12,5 milyarlık kısmı tamamlanmış durumda. Yine, ayrıca yap-işlet-devret modeli çerçevesinde süresi biten havaalanlarının kiralanmasına yönelik de bugüne kadar 10 milyar dolarlık bir gelir elde etmiş bulunuyoruz.
Kara yollarına genel hatlarıyla bakacak olursak, özellikle son on bir-on iki yılda bölünmüş yollara ağırlık verdiğimizi görüyoruz. Önümüzdeki dönemde ağırlık vereceğimiz bölünmüş yollarda çalışmalarımız devam etmekle birlikte, otoyollara ağırlık vereceğiz, otoyollarda büyük yatırımlarımız söz konusu olacak, otoyolların detayını sizlere sunacağım.
Yine, doğu-batı ve kuzey-güney koridorlarında önemli gelişmelerimiz var, bu koridorlar üzerinde yoğun olarak çalışıyoruz. Yine, "mega" diyebileceğimiz projelerin tamamlanması yönünde çalışmalarımız devam ediyor. Şöyle ifade edeyim: Özellikle kara yolu taşımacılığı, biliyorsunuz, ülkemiz açısından son derece önemli. Pazara ve mesleğe girişin kurallara bağlanması çok önemliydi, bu alanda önemli gelişmeler sağlandı. Şu anda, 1,5 milyon taşıtımız lisanslandırılmış durumda, yetkilendirilmiş durumda, 563 bin de yetki belgesi ilgili firmalara verilmiş durumda.
Araç muayenede çalışmalarımız devam ediyor, detaya girmiyorum. Ama, aşağı yukarı yılda 8,5 milyonluk bir araç muayenesi söz konusu oluyor ve özellikle araç muayene istasyonlarımız Avrupa'nın birçok ülkesinde örnek verilen istasyonlar arasında yer alıyor.
Kara yolu denetimleri yine bizim açımızdan önem arz eden bir husus. Yılda yaklaşık 30 milyon araç denetimi gerçekleştiriyoruz. Her yıl bu araç denetiminde artışlar söz konusu ancak hâlen ilave denetim istasyonlarına ihtiyacımız var. Şu anda, 75 adet yol kenarı denetim istasyonumuzda faaliyetler sürdürülüyor. Özellikle tehlikeli madde taşımacılığının denetimine yönelik önümüzdeki günlerde denetim istasyonlarımızı da daha da donanımlı, kapsamlı hâle getireceğiz.
Bir başka önemli husus, biliyorsunuz, taşımacılıkta Türkiye, Avrupa'da ve dünyada önemli bir konumda, taşımacılık sektöründe gerçekten söz sahibi olan ülkeler arasında yer alıyor. Dolayısıyla, ülkelerle ikili anlaşmalarımız son derece önemli, 58 ülkeyle ikili anlaşma imzalamış durumdayız.
Bir başka önemli husus tehlikeli madde taşımacılığı. Değerli arkadaşlar, bu alanda geçmişte şöyle bir uygulama söz konusu idi: Herhangi bir işletme, kuruluş veyahut araç yetki belgesi almak istediği zaman yurt dışına gidiyor, yurt dışından bu belgeler alınıyor idi ancak biz tüm bu uluslararası sözleşmelere taraf olduk özellikle tehlikeli madde taşımacılığında hem kara hem deniz hem hava hem de demir yollarında ve Türk Standartları Enstitüsü ile Türk Loydu bu konuda yetkilendirildi. Dolayısıyla, özellikle tehlikeli madde aracı üretenler ve yetki belgesi almak isteyenler artık yurt dışına gitmeden bu belgeleri alabiliyorlar.
Kara yolu yatırımlarına baktığımızda. şu anda 36 bin kilometrelik bir yol ağımız var. Bunun aşağı yukarı yüzde 36'sı bölünmüş yol. Özellikle şunu da vurgulamak istiyorum: Bu 66 bin kilometrelik yol ağımızın yüzde 17'si bitümlü sıcak karışım yani kaliteli asfaltla kaplanmış durumda. Önümüzdeki yıllarda da BSK yatırımlarına yani bitümlü sıcak karışım yatırımlarına ağırlıklı olarak devam edeceğiz.
Trafik hacmine baktığımızda ise trafik hacminin gerçekten -2003 yılından 2013'e doğru gittiğimizde- aşağı yukarı 2 katına kadar bir artış gösterdiğini görüyoruz. Burada 52 milyar toplam taşıt-kilometreden 99 milyar toplam-taşıt kilometreye çıktığını görüyoruz. Ancak burada yük açısından değerlendirdiğimizde, bu yüzde 99'luk artışı yük taşımacılığında görmüyoruz, yüzde 47 mertebesinde, yolcu taşımacılığında da yüzde 60'lar mertebesinde. Dolayısıyla, bunun anlamı şu: Özel taşıtların özellikle sayısının diğer taşımalara göre daha fazla arttığını görüyoruz.
Yine, bölünmüş yollarla ilgili sadece şunu vurgulamak istiyorum: Bölünmüş yolların yapılmasıyla saatte ortalama 80 kilometre araçlar hız yapabilmekte şu anda, ortalama olarak söylüyorum; bölünmüş yollar yapılmadan önce veya bölünmüş yolların az olduğu dönemlerde ise ortalama hızımız 40 kilometre idi, aşağı yukarı son on iki yılda araçların hızlarında saatte 40 kilometreden 80 kilometreye bir çıkış söz konusu oldu. Bunun da tabii getirdiği avantaj şu: Biliyorsunuz özellikle iş gücü tasarrufu açısından, yakıt tasarrufu açısından önemli katkıları olduğunu biliyoruz. Bugüne kadar yapılmış olan bölünmüş yollardan sağlamış olduğumuz yıllık tasarruf 15 milyar lirayı geçiyor.
Karbondioksit salınımında da çok ciddi düşüşler söz konusu. 3 milyon tonun üzerinde daha az salınım gerçekleştiriliyor, bu da 630 megavat gücünde 22 termik santralin salınımına eşit.
Değerli arkadaşlar, can kaybına gelince, can kaybının ölçümü dünyada şu şekilde yapılıyor: Taşıt kilometreyle çarpılıyor ve bu, ölen yolcu sayısına bölünerek bir oran elde ediliyor. Bu orana göre Türkiye'de can kaybı her geçen yıl azalıyor. Şu anda Avrupa ortalamasının da altına inmiş durumdayız; 2,33. Yani 5,72'den 2,33'e inmiş durumdayız. Bizim hedefimiz 2023 yılında yüzde 1'i yakalamak.
Bölünmüş yollarda ise, bölünmüş yol çalışmalarına devam ediyoruz. 2015 yılında bin kilometrelik bir bölünmüş yol yapacağız. Buraları geçiyorum.
Evet, otoyollara yönelik, şu anda ekranda da gördüğünüz gibi, Edirne'den Ankara'ya kadar uzanan ve Mersin'den Niğde-Mersin-Şanlıurfa'ya kadar uzanan bir otoyol ağımız var. Burada özellikle Niğde'yle Ankara arasında bir kesiklik söz konusu. Bunu inşallah bu yıl tamamlanmadan Ankara-Niğde otoyolunun yap-işlet-devret modeliyle ihalesine çıkıp Edirne'den Mersin, Hatay, yani Akdeniz'e kadar hatta Şanlıurfa'ya kadar otoyolla bağlamış olacağız.
Şu anda devam eden otoyol projelerimize baktığımızda, özellikle İstanbul Odayeri, Paşaköy, biliyorsunuz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü de içeriyor, orada devam eden bir otoyol projemiz var.
Yine bir başka otoyol projemiz Dilovası'ndan itibaren Yalova, Yalova'dan Bursa, Bursa-Balıkesir, İzmir'e kadar uzanan otoyol projemiz. Şu anda bu çalışmalar devam ediyor.
Bir başka otoyol projemiz, değerli arkadaşlar, Sakarya Akyazı'dan yine İstanbul Paşaköy'e kadar uzanan yine Odayeri'nden Tekirdağ Kınalı'ya kadar uzanan otoyol projesi. Bunun da ihalesine yeni çıktık. Özellikle günde 150 bin aracın İstanbul'a giriş yaptığını düşündüğümüzde mevcut otoyolun ve D-100'ün artık gerçekten yetmez durumda olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bizim açımızdan çok aciliyet arz eden bir husus. Bunun da ihalesine çıktık. Sakarya-Akyazı'dan yine mevcut Kuzey Marmara otoyolu üzerinden Tekirdağ-Kınalı'ya kadar uzanan otoyol projesi.
Yine, biraz önce bahsettiğim ihalesine çıkacağımız öncelikli olarak Ankara-Niğde otoyolu, bunun ihalesine çıkacağız.
Bir başka otoyolu projemiz, Mersin-Silifke Otoyolu Projesi. Bizim açımızdan öncelik taşıyan bir proje.
Bir başka önemli projemiz ise İzmir'i Çandarlı'ya bağlayan otoyol projesi.
Dördüncüsü ise, Ankara'yı Kırıkkale'ye bağlayan, Ankara Delice Otoyol Projesi. Bu projelerin ihalesine öncelikli olarak çıkacağız.
Yine, 2023 hedefine baktığımızda, değerli arkadaşlar, şu ekranda gördüğünüz projeleri sıralayabiliriz. Yine, Karadeniz'e uzanan bir otoyol projemiz var. Gerede'den Erzurum Gürbulak'a kadar uzanan bir hattımız var. Yine aşağıya baktığımızda Şanlıurfa'dan Habur'a kadar uzana ve Diyarbakır'a uzanan bir otoyol projemiz var. Yine, Ankara-Afyon- Antalya ve Alanya'ya kadar uzanan bir otoyol projemiz var. Bir başka otoyol projemiz ise Ankara-İzmir Otoyol Projesi. Ayrıca, Aydın-Denizli-Burdur-Antalya bağlantılı otoyol projelerimizi de sıralayabiliriz.
Yine, Marmara Bölgesi için önem taşıyan bir başka otoyol projemiz ise Tekirdağ Kınalı'dan Çanakkale'ye, Çanakkale'den de Balıkesir, İstanbul-İzmir otoyoluna bağlanan otoyol projesi. Toplam hedefimiz 8 bin kilometrelik bir otoyolu inşa etmek. Bugün itibarıyla 2.244 kilometrelik otoyolumuz hizmete açılmış durumda. Aşağı yukarı 35 kilometrelik kesimde de otoyol çalışmaları tamamlandı ve önümüzdeki günlerde de açılışını gerçekleştireceğiz.
İstanbul'un çok önemli olduğunu söylemiştim. Marmara Bölgesi'ni ve İstanbul'u özellikle iki yaka arasında, Avrupa ve Asya yakası arasında günde 1,5 milyon insanın karşılıklı olarak gidip geldiğini düşündüğümüzde gerçekten İstanbul trafiğini mutlaka rahatlatmamız gerekiyor. Ekranda TEM otoyolunu görüyorsunuz. TEM otoyoluna yine Yalova'dan İzmir'e kadar uzanan otoyol projesini görüyorsunuz. Yine devam eden Kuzey Marmara Otoyolu Projemiz var. Üçüncü köprümüz dâhil 95 kilometrelik, bu da devam ediyor.
Yeni ihaleye çıktığımız, yine ekranda gördüğünüz Akyazı'dan İstanbul, İstanbul'dan Kınalı'ya kadar olan maviyle gösterilen kesim. Yine buradan Çanakkale'ye, Çanakkale'den Balıkesir'e uzanan bir aks. Burada yapmış olduğumuz şey şu değerli arkadaşlar: Marmara Bölgesi'ni otoyolla bir ring hâline getiriyoruz. Yani herhangi bir yerden otoyolla giren bir kişi tamamıyla Marmara Denizi'nin etrafında dolanabilme imkânına kavuşacak. Bu projenin, özellikle Çanakkale Köprüsü geçişi ring yapmanın en önemli avantajı şu olacak: Özellikle Ege Bölgesi ve Orta Anadolu'nun batısından yurt dışına çıkışlarda veya Edirne, Tekirdağ tarafına çıkışlarda artık İstanbul güzergâhı kullanılmayacak, doğrudan Balıkesir üzerinden, Çanakkale üzerinden Tekirdağ Kınalı'dan yurt dışına çıkış söz konusu olacak.
Evet bir başka otoyol projemiz, Yalova-İzmit Otoyol Projesi. İstanbul-İzmir Otoyol Projesi'nde 2015 sonu itibarıyla Bursa'ya kadar kesim bir otoyolu açacağız. Yani Yalova, Yalova'dan Bursa'ya kadar olan kesimin açılışı gerçekleştirilecek. Diğer taraftan da İzmir'den Kemalpaşa'ya kadar olan kesimin açılışını, otoyol açılışını gerçekleştireceğiz. 97 kilometrelik bir kısmın açılışı tamamlanmış olacak. 2017 yılında ise kalan 336 kilometrelik kesimi tamamlamış olacağız.
Tabii, İstanbul-İzmir otoyolunda önem arz eden bir köprümüz var biliyorsunuz, İzmit Körfez geçişini gerçekleştiriyoruz. Dünyanın kendi klasında 4'üncü büyük köprüsü oluyor. Şu anda aşağı yukarı 200 metreye yaklaştık. Toplam kule yüksekliği 252 metre. Muhtemelen önümüzdeki yıl mart, nisan aylarında, beş altı ay sonra köprünün tam manasıyla siluetini görme imkânına kavuşacağız. 2015 yılının sonuna doğru da köprünün açılışını gerçekleştireceğiz.
Evet, İstanbul'daki devam eden Kuzey Marmara Otoyolu'muzun görüntüsünü izliyorsunuz burada da. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'yle ilgili bu detaylara girmeyeceğim ancak şunu ifade edeyim: Şu anda kule yüksekliği 300 metreye ulaştı, 320 metrelik bir yüksekliğimiz var ve önümüzdeki aydan itibaren tablolarının yani yatay köprü düzeneklerinin yapımına başlayacağız.
Bir başka önemli projemiz Avrasya Tüneli Projemiz. Bu tüneldeki, biliyorsunuz, lastik tekerlekli araçlar için çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu Avrasya Tüneli'mizin en önemli özelliği toplam uzunluğunun 15 kilometreye yakın olması ve kazı çapı aşağı yukarı 14 metre, 4 katlı bina yüksekliğinde bir kazı çapı söz konusu. Şu anda tünelde son durum 1.400 metreyi geçtik, şu anda denizin altındayız, yarıyı geçmiş durumdayız. Bizim de buradaki hedefimiz, programlanan 2017 ama 2016 sonu itibarıyla da Avrasya Tüneli'ni tamamlamak istiyoruz. Garanti verilen araç sayısı 68.500, yap-işlet-devret modeliyle gerçekleşiyor biliyorsunuz. Şu anki tahminlerimiz 100 bin civarında, açılır açılmaz araç geçişinin sağlanacağız. Fazla araç geçişi sağlandığında da bunun yüzde 30'u Bakanlığımıza, yüzde 70'i ise yüklenici firmaya aktarılacak gelirin.
Bir başka önemli projemiz biliyorsunuz, özellikle doğu-batı aksındaki projelerimiz son derece önem arz ediyor. Beş büyük aksımız var, şu an itibarıyla şunu ifade edebilirim: Yüzde 86'nın doğu-batı aksındaki yollarımız D-10, D-100, D-200, D-300, D-400, yani bu beş aksımızdaki yolların yüzde 86'sını tamamlamış durumdayız, yüzde 3'lük kısmında çalışıyoruz. İhale edilecek yüzde 11'lik bölüm var. Özellikle doğu-batı aksını büyük ölçüde tamamladığımızı ifade edebilirim.
Bir başka önemli husus, bizim açımızdan önem arz eden, kuzey-güney koridorları. Burada da aşağı yukarı 17 farklı koridor var, bu koridorda da gerçekleşme oranımız yüzde 79, yüzde 13'ünün yatırımı devam ediyor. Aşağı yukarı yüzde 8'lik bir kısmının ise ihalesi yapılacak.
Yine tünel, köprü, viyadük yapımına devam ediyoruz. 106 adet tünelde 266 kilometrelik yapım çalışmalarımız devam ediyor. Yine, 457 adet köprü ve viyadükte 64 kilometrelik çalışmalarımız devam ediyor.
2015 yılında açılacak olan bazı önemli tünellerimizi size zikretmek istiyorum:
Malatya-Kayseri arasındaki Karahan Tüneli 1,6 kilometre uzunluğunda,
Hopa-Borçka arasındaki Cankurtaran Tüneli 5,2 kilometre uzunluğunda,
Salmankaş Tüneli Trabzon-Bayburt arasında,
Sapça ve Üzülmez Tünelleri Kastamonu-Zonguldak güzergâhında,
Ovit Tüneli -ki bizim açımızdan son derece önemli- Rize-Erzurum-Mardin hattını birbirine bağlayan bir hat, yaklaşık 15 kilometre uzunluğunda. Çift tüp olarak değerlendirildiğinde 30 kilometreye yakın bir tünel uzunluğu söz konusu,
Erkenek Tüneli Malatya-Adıyaman; Cudi Tünelleri Cizre-Şırnak arasındaki tünel; Ilgaz Tüneli Kastamonu-Çankırı; Kasımpaşa-Sütlüce Tüneli 1,3 kilometre uzunluğunda.
Bu tünellerin tamamını 2015 yılında tamamlayacağız ve güzergâhta 53 kilometrelik bir kısalma olacak, seyahat süresinde ise 3 saat 45 dakikalık bir kısalma söz konusu olacak.
Evet, Ovit Tüneli'ne biraz değinmek istiyorum. Biliyorsunuz, Karadeniz'i Erzurum'a, oradan da Mardin'e bağlayan yani kuzeyi güneye bağlayan bir dostluk yolu. Burada, Ovit Tüneli'ndeki çalışmalarımız devam ediyor, aşağı yukarı yüzde 50 seviyesinde çalışmalarımız. Kırık Tüneli'nde yer teslimini yeni yaptık, 7,9 kilometrelik bir tünel; yine Dallıkavak Tüneli'nde de yapım çalışmalarımız devam ediyor, yüzde 50'lik bir gerçekleşme söz konusu. Ovit Tüneli -yine bildiğiniz gibi- dünyanın 2'nci en uzun çift tüplü kara yolu tüneli olacak.
Şimdi, Karadeniz'den Akdeniz'e geçiyoruz. Akdeniz'de de önemli bir projemiz var. Mersin-Erdemli-Silifke-Anamur-Gazipaşa-Alanya-Antalya'yı bağlayan yol tam 487 kilometrelik bir yol. Bu yolun 400 kilometrelik kısmını tamamladık, 82,5 kilometrelik kısmı kaldı. Aşağı yukarı şu an sekiz, on saat süren seyahat süresini beş, altı saate indirmiş olacağız.
Biliyorsunuz, bu yıl Boğsak Tüneli'ni açtık. 3,7 kilometre yolda kısalma söz konusu oldu ve bu bölgeyi önemli ölçüde rahatlattı. Şu anda bu güzergâhta toplam tünel sayısı 27 değerli arkadaşlar. Bu 27 tünelden 5 tanesini tamamladık, 11 tanesinin yapımına devam ediyoruz, 11 tanesinin ihalesine ise önümüzdeki yıl çıkacağız ve öncelikli olan projelerimizden bir tanesi. 2016 yılı sonu itibarıyla biz bu projemizi bitirmek, tamamlamak istiyoruz.
Bir başka önemli projelerimiz ise; biliyorsunuz, teknolojik açıdan önem taşıyan bazı köprülerimiz var, uzunluk itibarıyla ve kullanılan teknoloji itibarıyla gerçekten önem arz eden köprüler. Bunlardan bir tanesi Ağın Köprüsü, Elâzığ-Arapgir-Ağın arasında 520 metre uzunluğunda; Nissibi Köprüsü, Adıyaman-Kahta-Siverek-Diyarbakır arasında 610 metre uzunluğunda, Hasankeyf Köprüsü, Batman-Hasankeyf arasında 1 kilometrenin üzerinde, 1.083 metre uzunluğunda; yine Şehzadeler Grubu Köprüsü Amasya'da, 500 metre uzunluğunda. Bu köprülerimizi de, bu dört önemli ve teknolojik açıdan önem taşıyan köprülerimizi de 2015 yılında açacağız. 55 kilometrelik güzergâhta bir azalma oluyor, 2 saat 40 dakika da zamanda, sürede bir kısalma söz konusu olacak. Biliyorsunuz, özellikle Ağın ve Nissibi Köprüsü'nün olduğu yerlerde aşağı yukarı her bir yolcu 2 saat kadar feribotu beklemekte, ciddi bir zaman kaybı söz konusu olmaktadır.
Bu görmüş olduğunuz, Adıyaman-Siverek-Diyarbakır arasındaki Nissibi Köprüsü, yapımı tamamlanmak üzere.
Yine, Ağın Köprüsü Elâzığ'da, görmüş olduğunuz köprü, bunun da yapımı tamamlanmak üzere.
Tarihî köprüler konusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz, bizim açımızdan, tarihimizi yaşatmak açısından son derece önemli. Geçmişte tamamladığımız köprüler var, 2014 yılında da Antalya ili Köprüçay üzerinde bulunan 220 metrelik köprüyü, Selçuklu döneminden kalma köprünün yapımını, restorasyonunu da tamamladık. 2013 yılında da tamamlanan köprülerimiz vardı biliyorsunuz. Bakım çalışmalarımız devam ediyor.
Bir husus var özellikle sizinle paylaşmak istediğim, önemli bir husus, bu AR-GE çalışmalarımız. Kara yolları yatırımlarımızın çok yoğun olduğunu düşündüğümüzde AR-GE çalışmalarımız son derece önemli. Su bazlı yol çizgi boyası geliştirildi -özellikle çevresel açıdan son derece önemli- daha önce tiner bazlı kullanılıyor idi. Ciddi bir tasarruf sağlanıyor ve zararlı emisyonlar önemli ölçüde azaltıldı. Bir başka AR-GE çalışmamız sessiz, güvenli, uzun ömürlü asfaltlar. Yani, asfaltların daha az ses yapmasına yönelik, daha uzun ömürlü olmasına yönelik bir çalışma, bu da asfalt ömrünü yüzde 33 artırıyor. Şu anda biz bu teknolojiyi kullanıyoruz, kullanmaya başladık. Asfaltların geri kazanımını sağlıyoruz, daha önce geri kazanımı sağlanmıyordu. Bu asfaltları tekrar bitümle karıştırarak kullanma imkânına kavuştuk. Bir başka önemli gelişme ise ılık karışım asfalt. Bu alandaki çalışmalarımız henüz bitmedi, bitmek üzere. Ama ılık karışım asfaltın kullanılmaya başlamasıyla birlikte de özellikle kış mevsimine yakın dönemlerde, ekim, kasım gibi aylarda veya şubat, mart gibi aylarda da çalışma yapabileceğiz.
Akıllı ulaşım sistemleri de son derece önemli. Bu alanda da çok ciddi çalışmalar sağlanıyor. Şu anda sekiz, on ilimizde akıllı ulaşım merkezleri kuruldu. Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya gibi önemli merkezlerimiz başta olmak üzere, özellikle trafik sıkışıklığıyla ilgili, hava durumuyla ilgili, tünellerle ilgili ve vatandaşlarımızın hangi güzergâhı tercih etmeleriyle ilgili tüm bilgilendirmeler şu anda Gebze-İstanbul arasında pilot bazlı başlandı. Bu çalışmaları daha da geliştireceğiz. Her bir vatandaşımız, seyahate çıkan vatandaşımızın hangi güzergâhı takip etmesi gerektiğini, nerede yoğunluk olduğunu, nerelerde problem yaşandığını, herhangi bir trafik kazası olup olmadığını... Özellikle tünellere yönelik çok detaylı veriler elde ediyoruz. Tüneldeki sıcaklıktan tutun, orada yaşanan herhangi bir olumsuz -gaz vesaire- bir durumla karşı karşıya mıyız; bunların tamamı, çok sayıda veri bu akıllı ulaşım merkezlerimize ulaşıyor, oradan da vatandaşlarımıza ulaştırılmaya başlanacak.
Evet, demir yolları... Tabii, burada bizim hedefimiz, yüksek hızlı tren demir yolu ağının oluşturulması, mevcut hatların yenilenmesi, özellikle elektrikli ve sinyalli hatların tamamıyla tüm ülke genelinde yaygınlaştırılması; yine, millî demir yolu sanayisinin oluşturulması, lojistik merkezlere yönelik çok yoğun çalışmalar başlattık, bu lojistik merkezlerin yaygınlaştırılması ve demir yolu sektörünün serbestleştirilmesi önceliklerimiz arasında yer alıyor.
Ekranda gördüğünüz gibi, Osmanlı döneminden bize kalan demir yolu ağı bu şekilde. Cumhuriyet döneminde buna özellikle kuzeyi güneye bağlayan hatlar ilave ediliyor. Zonguldak ve Samsun'dan gelen, güneye inen hatların ilave edildiğini görüyoruz. Daha sonra, biliyorsunuz, yine 1950'li yıllardan sonra özellikle Bingöl, Muş ve Van'a, İran'a bağlantı hattının geliştirildiğini görüyoruz. Bu dönemde de gördüğünüz gibi, kırmızı renkli olan hat Ankara-Polatlı-Konya-İstanbul'a kadar uzanan hat ve bir de İzmir Büyükşehir Belediyesiyle birlikte gerçekleştirdiğimiz İZBAN Projesi yine bu dönemde yapılan demir yolları.
Bugüne kadar 1.759 kilometre, aşağı yukarı son on bir-on iki yıllık dönemde 1.759 kilometre demir yolu yapımı gerçekleştirildi. 2.712 kilometrelik demir yolunun ise yapımına devam ediyoruz. Şu anda yapımı tamamlanan demir yollarını görüyorsunuz. Mavi olan hatlar yapımı devam eden demir yolu projelerimiz. Ankara-İzmir arası, yine Ankara-Sivas, Konya-Karaman, Adana'ya kadar uzanan hat. Yine, burada 6 saatten, 3,5 saat, aşağı yukarı 3 saat 45 dakika sürüyor yani 3,5 saati de biraz geçiyor bu açıkçası.
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Sayın Bakan, bizimki proje safhasında ama yapılmış değil.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Gelecek efendim o, Bursa gelecek.
Marmaray'da bugüne kadar 53 milyon yolcu taşındı. Günde aşağı yukarı 150 bin yolcu taşınıyor. Marmaray'ı geçiyorum.
Bu, Ankara-Sivas yolumuz, aşağı yukarı yüzde 40'lar seviyesindeyiz tamamlanma oranında. Burada 2018 yılı hedef gösterilmiş ama bizim amacımız 2017 yılında Ankara-Sivas hattını tamamlamak. Bu hattın en önemli özelliği, 12 saatten 2 saate düşürüyoruz Ankara-Sivas hattını, çalışmalar devam ediyor.
Evet, sizin beklediğiniz şeye geldik, Bursa-Bilecik hattı. Bursa-Bilecik hattıyla aşağı yukarı 2 saat 15 dakikaya inecek Ankara-Bursa arasındaki 6 saatlik seyahat süresi. Burada şunu söyleyeyim: Burada 2018 ifadesi var ama biz bunu daha öne çekeceğiz Sayın Vekilim, onu özellikle ifade edeyim. Yani burada biraz tabii, normal proje süresine göre konmuş olan yıllar, bunları biraz...
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Projelerin yeniden yapıldığı şeklinde beyanatlar var da.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Yok, devam ediyor.
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Heyelandan dolayı yeniden projelendirildiği, ihaleden vazgeçildiği yönünde... O zaman, 2018 değil...
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Hayır, hayır; daha önce bitireceğiz inşallah, emin olabilirsiniz.
Bu gördüğünüz Ankara-İzmir güzergâhımız, biliyorsunuz, şu anda demir yoluyla aşağı yukarı zannedersem 12-14 saat falan sürüyor, 3,5 saate düşecek. Burada da özellikle Afyon güzergâhında çalışmalarımız devam ediyor, Uşak Banaz'a kadar olan kesimdeki ihale işlemlerine devam ediyoruz, ihaleye çıkıldı, değerlendirme aşamasında. Diğer kesimlerin de ihalesine çıkacağız.
Bir başka önemli güzergâhımız yine, İstanbul'u Akdeniz'e bağlayacak olan, şu anda Konya-Karaman arasındaki çalışmalarımız... Bu, yüksek hızlı tren değil, hızlı tren yalnız, onu ifade edeyim, hızlı tren çalışmalarımız devam ediyor. Şöyle ifade edeyim: Şu sarı renkli gördüğünüz kesimler, şu bölümler ise -ihalesini yaptık bu bölümlerin- değerlendirme aşamasında. Buradan Ulukışla, Ulukışla'dan Mersin, Adana, bu şekilde Gaziantep'e kadar bağlıyoruz.
Uygulama projeleri devam eden projelerimiz: Eskişehir'den Isparta üzerinden Antalya'ya inen bir güzergâhımız var. Yine, Yozgat Yerköy'den Kayseri Ulukışla'ya inen bir güzergâhımız var. Yine, Erzincan-Erzurum-Kars güzergâhımız var. Habur'a kadar inen bir güzergâhımız var. Gaziantep-Şanlıurfa-Mardin-Habur'a kadar inen bir güzergâhımız var. Burada Mardin'i de kapsama alıyoruz, onu özellikle ifade edeyim. Yani Mardin bu hattın dışında kalmayacak. Bu da devam eden uygulama projelerimiz.
Bir başka önemli projemiz Kars-Tiflis-Bakü Demir Yolu Projesi. Bu bizim açımızdan son derece önemli bir proje. Özellikle, biliyorsunuz, Kazakistan, Türkmenistan ve Uzak Doğu'ya ulaşım açısından İran üzerinden geçişe göre çok daha kısa olan bir güzergâh. Bu güzergâhtaki çalışmalarımız devam ediyor. Özellikle, Kars ve Tiflis arasındaki çalışmalarımız devam ediyor, tünellerin açılması tamamlandı, üstyapı işlemleri tamamlanır tamamlanmaz muhtemelen 2015 yılı sonlarına doğru bu Kars-Tiflis-Bakü demir yolu hattının açılışını gerçekleştireceğiz.
Demir yolu şöyle değerli arkadaşlar: Özellikle, demir yolunu sadece yolcu açısından düşünmek son derece yanlış. Demir yolu taşımacılığı sanayimiz için, rekabet gücümüzün artırılması için son derece önemli. Size sadece bir örnek vermek istiyorum kendi ilimden: Karaman'dan Mersin'e bir konteynerin taşıma maliyeti 1.100 dolar, Mersin'den Çin'e bir konteynerin maliyeti 600 dolar. Düşünün, yani bunu kara yolu taşımacılığıyla yaptığınızda özellikle firmalar üzerinde ciddi bir maliyet unsuru oluşuyor ama biz özellikle hızlı tren dönemine başlıyoruz. Büyük metropoller arasında yüksek hızlı tren olmalı ama diğer güzergâhlarda hızlı tren olmalı diye düşünüyoruz çünkü yüksek hızlı tren güzergâhında yük taşımacılığı yapamıyorsunuz. O nedenle, biz saatte 200 kilometre hız yapan hızlı trenlere öncelik vereceğiz, yük taşımacılığının önem arz etmesi nedeniyle. Orta Anadolu'yu, Ege'yi, Doğu Anadolu'yu limana buluşturan hem Karadeniz'e hem de Akdeniz'e buluşturan projelerimiz, biraz önce görmüş olduğunuz projeler ve işletmelerimizin, sanayicilerimizin rekabet gücünde çok ciddi artışlar olacak, özellikle bu demir yolu yatırımlarıyla. Onun için biz çok önemsiyoruz, yük taşımacılığı için çok önemsiyoruz ve önümüzdeki dönemlerde belki bizim 2023 yılı için koymuş olduğumuz hedeften çok daha hızlı bir şekilde demir yolunda yük taşımacılığına geçmiş olacağız.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Şu anda kaç, ileride ne hedefliyorsunuz?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şu anda oran oldukça düşük, yüzde 3 civarında, o kadar düşük Haydar Bey, çok düşük, oldukça düşük. Tabii, bu bizim açımızdan üzücü bir şey. Yani demir yolu taşımacılığını bizim çok daha hızlı bir şekilde -özellikle yük taşımacılığını- geliştirmemiz gerekiyor ve biz de ağırlıklı olarak bundan sonraki süreçte hızlı tren yani yük taşımacılığında 120 kilometre, yolcu taşımacılığında ise saatte 200 kilometre hız yapan hızlı trenlere, yüksek hızlı tren değil ama hızlı trenlere ağırlık vermek olacak ki yük taşımacılığı bizim açımızdan son derece önemli.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Fazla konuşmak istemiyorum ama bir de yüksek hızlı trenle hızlı trenin kilometrelerini söyler misiniz?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şöyle söyleyeyim: Yüksek hızlı tren 250 kilometre ve üstü, hızlı trenler ise maksimum 200 kilometre, aradaki fark o.
Bu gördüğünüz "Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı", yap-işlet-devret modeli çerçevesinde yapımına başlandı, son hâli bu şekilde, devam ediyor yapımı.
Şu, ekranda gördüğünüz yanıp sönen, yeşil olan kısımların tamamının demir yolu hatları yenilendi değerli arkadaşlar. Yani 11 bin kilometrelik demir yolu hattının 8.706 kilometresi tamamıyla yenilendi, yeniden demir yolu yapımı sağlandı. O, kırmızıyla görmüş olduğunuz hatlarda ise yenilenme tamamlanmadı, önümüzdeki günlerde, yıllarda da bunların yenilenmesini sağlayacağız.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sayın Bakan, yenilenmeyle neyi kastediyorsunuz? Sadece traversler ve raylar mı yoksa sinyalizasyon dâhil mi?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şöyle ifade edeyim: Buradaki traversleri, rayları kastediyorum, elektrifikasyon ve sinyalizasyonu kastetmiyorum burada. Bir sonraki slaytta ben onu sunacağım size.
Burada da elektrifikasyon çalışmaları, maviyle yanıp sönen bölümlerde elektrifikasyon çalışmalarımız devam ediyor. Kırmızıyla olan bölümlerde elektrifikasyon çalışmalarımız tamamlandı. Mavi olan kesimlerde elektrifikasyon çalışmalarımız devam ediyor. Yeşil olan kesim ise şöyle göstereyim, yeşil olan şu kesimde ise proje çalışmaları devam ediyor, elektrifikasyona yönelik olarak söylüyorum.
Bir sonraki slaytta sinyalizasyon, yine maviyle yanan sönen kesimler sinyalizasyon projelerimizin devam ettiği yerler değerli arkadaşlar. Yeşil olan yerler ise şu hatlarsa sinyalizasyon projelerinin devam etmiş olduğu hatlar.
Sinyalizasyona özellikle değinmek istiyorum. Maalesef, bugüne kadar biz sinyalizasyon konusunda tüm teknik donanım olsun her alanda yurt dışı firmaları kullandık ve teknolojik olarak sinyalizasyona yönelik olarak istenilen bir aşamaya ülke olarak gelemediğimizi ifade etmek istiyorum samimi olarak ve bu konuda da biz İstanbul Teknik Üniversitesi, TÜBİTAK ve Devlet Demiryollarımızla iş birliği hâlinde kendi millî sinyalizasyon sistemimizi geliştirmeye yönelik bir çalışma başlattık. Şu ekranda gördüğünüz yanıp sönen şu mavi kısımda sinyalizasyon çalışmalarımız devam ediyor. Bundan sonraki süreçte de kendi ulusal sinyalizasyon sistemlerimizi artık kullanmak istiyoruz, önemli bir aşamaya geldik şu anda deneme aşamasında bu bölgede, diğer bölgelerimizde de kendi sinyalizasyon sistemlerimizi kullanacağız.
Bu ekranda görmüş olduğunuz lojistik merkezlerimize yönelik. Biliyorsunuz, lojistik merkezlerinin önemi daha da arttı. Özellikle firmalarımızın rekabet gücünün artırılması ve daha ucuza pazarlanması, daha kolay, daha hızlı bir şekilde pazarlanması, stoklanması amacıyla lojistik merkez yapımlarına devam ediyoruz. Bu merkezlerden kırmızıyla yanıp sönenler lojistik merkezi tamamlanmış olanlar, bu merkezler tamamlandı. Maviyle yanıp sönen lojistik merkezlerimizde ise işte Yenice, Mersin, Mardin, Erzurum Palandöken, Bilecik, Gölköy, Balıkesir ve Kemalpaşa İzmir, burada da yatırım çalışmalarımız devam ediyor. Sarı renkli olanlar da ihale sürecinde olanlar. Yeşil renkli olanlar ise şu yanıp sönenler, proje aşamasında olan lojistik merkezlerimiz.
Bir başka önemli husus, özellikle organize sanayi bölgelerimizin demir yollarına bağlanması hadisesi. Buradaki iltisak hattı diyoruz. Bu konuda da çok yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Tüm organize sanayi bölgelerimizi de demir yolu hatlarına, hem lojistik merkezlerine hem de demir yolu hatlarına bağlamak istiyoruz, bu yönde çalışmalarımız...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bakanım, zaman çok hızlı akıyor tabii.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Çok kısaca o zaman özetleyeyim.
Değerli arkadaşlar, şöyle, yüksek hızlı trene gelince: Yüksek hızlı trende şu anda 106 hızlı adet hızlı tren imalatını düşünüyoruz. Bunlardan 7 tanesinin imalatı devam ediyor yurt dışında, 10 tanesinin ihalesine çıkıyoruz, 80 adedinin ise bu hızlı trenlerin Türkiye'de imali yönünde çalışmalarımız devam ediyor. Burada yerlilik şartı koyacağız. Bunu tartışıyoruz "Yüzde 51 mi olsun, Yüzde 61 mi olsun?" diye. Yerlilik şartı koyacağız, Türk ortağı şartı koyacağız. Dolayısıyla, bizim önümüzdeki dönemlerde yüksek hızlı tren araçlarına ihtiyacımız olacak ve bu araçları Türkiye'de üretmeyi, tamamıyla üretmeyi planlıyoruz. Bu aşamadan sonra ise ikinci aşamada, kendi yüksek hızlı millî trenimizi kendi lisansımızla üretmeyi hedefliyoruz.
Yine dizel lokomotif üretiyoruz, bunlar ihraç ediliyor TÜLOMSAŞ'ta üretilen Eskişehir'de. Yine "raybüs" dediğimiz, bunlar yine TÜLOMSAŞ'ta üretiliyor, yerli katkı oranı yüzde 27 ama yerli katkı oranını her geçen gün artırıyoruz.
Yine bir başka ürettiğimiz şey TÜVASAŞ'ta ürettiğimiz tren.
Yine şurada özellikle vurgulamak istiyorum: Millî yüksek hızlı trenimizin tasarım çalışmaları tamamlandı. Ekranda gördüğünüz şu tasarımı seçtik, şu tasarım seçildi. Bununla ilgili detay, özellikle endüstriyel mühendislik tasarımı da tamamlandı, bununla ilgili şartnameler oluşturuldu. Yine TÜBİTAK, İstanbul Teknik Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve ilgili kurumlarımızla yüksek millî hızlı tren üretimine yönelik çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor.
Demir yolu sektörü bu arada çok gelişiyor. Özellikle şu anda binin üzerinde Türkiye'de firma var. Bu sektörlere de biz destek olmak istiyoruz. Özellikle yerli demir yolu sektörüne yönelik üretim yapan firmalarla da sık sık bir araya geliyoruz.
Yine takıldı herhâlde arkadaşlar.
Ben açıkçası, isterseniz devam edebilirim. Deniz ve hava yollarına yönelik aslında ifade etmem gereken bazı şeyler var ama.
BAŞKAN - Sayın Bakanım, özet olarak devam edelim.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şöyle ifade edeyim, özellikle havacılıkta aslında önemli bir noktaya gelmiş bulunuyoruz. Son yıllarda havacılık sektöründe çok önemli gelişmeler sağlandı ancak biz havacılıkta özellikle bir bölgesel uçağımız olsun istiyoruz ve bu yönde yoğun bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Kendimize ait, lisansıyla, tüm IP haklarıyla bize ait olacak olan bir uçak. Bununla ilgili çalışmalarımız, görüşmelerimiz devam ediyor, nihai aşamaya geldiğinde de sizlerle paylaşmak istiyorum. Özellikle bu bölgesel uçak konusundaki gelişmeleri sizlerle paylaşacağım ama şunu ifade edeyim, özellikle iç hatlardaki yolcu sayısı itibarıyla, dış hatlardaki yolcu sayısı itibarıyla gerçekten çift haneli büyüyen bir Türkiye var. Dünya ortalamasının aşağı yukarı 3 katı hızla büyüyen bir havacılık sektörü söz konusu. Yıllık ortalama yüzde 14,5 büyüme performansı göstermiş durumda.
Bu detay bilgilere girmek istemiyorum, bunları geçeceğim.
Şunu ifade edeyim, yolcu sayısı itibarıyla şu anda aşağı yukarı 15'inci sıradan Türkiye 11'inci sıraya gelmiş durumda. Bu yıl itibarıyla ise biz 7'nci veya 8'inci sıraya yükselmeyi bekliyoruz.
Yine Uluslararası Havacılık Konseyinin verilerine göre şunu ifade edeyim, İstanbul Atatürk Havalimanı dünyada en fazla yolcusu artan havalimanları sıralamasında 1'inci sırada geliyor, Sabiha Gökçen Havalimanı ise kendi kategorisinde artan yolcu sayısı itibarıyla dünyada 2'nci sırada. İstanbul Atatürk Havalimanı ise ilk kez ilk 15'e girdi dünyada, 13'üncü sırada bu geçtiğimiz ay itibarıyla yer alıyor.
Yine engelsiz havalimanı projelerimiz var, devam eden yeşil havaalanı... Yine deniz uçağı seferleri başlatıldı, bunların detayına girmek istiyorum.
Bu önemli, özellikle Türk hava sahasının esnek kullanılması son derece önemli. Bununla ilgili bir yönetmelik çıkardık. Biliyorsunuz, geçtiğimiz dönemlerde Türk Silahlı Kuvvetlerimizin özellikle uygun görmediği hava sahası, alanlar var idi onlarda mutabakat sağladık ve yurt içi uçuşlarda aşağı yukarı yıllık 500 milyon dolarlık bir tasarruf sağlayacağız, hem zamandan hem de yakıttan ciddi bir tasarruf sağlamış olacağız.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ne demektir Sayın Bakanım, esnek kullanım?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şöyle, örneğin İstanbul'dan Ankara'ya giderken size çizilen bir güzergâh vardı, bu güzergâh üzerinden gitmek zorunda idiniz ancak "Daha kısa yoldan Ankara'ya nasıl ulaşılabilir?" arayışı içerisinde bir çalışma söz konusu oldu. Bu çalışma neticesinde "Tüm iller arasında en kısa mesafeden nasıl ve ne şekilde ulaşılabilir?" bu çalışıldı ve bu doğrultuda yapılan çalışma doğrultusunda uygulamaya geçildi, aşama aşama geçiyoruz uygulamaya. Dolayısıyla, özellikle hava yolu taşımacılığında, yurt içi hava yolu taşımacılığında sürede bir kısalma söz konusu oluyor, bir de yakıt tasarrufu sağlanmış olacak.
Ordu-Giresun Havalimanı'mız Mart 2015 tarihi itibarıyla tamamlanıyor. Hakkâri mayıs itibarıyla... Şöyle söyleyeyim, Mardin Havaalanı terminal binamız Haziran 2014'te biliyorsunuz tamamlandı. Eylül 2014'te Balıkesir Havaalanı'mızın terminal binası tamamlandı. Konya Havalimanı'mızın... Diğerleri de Ağrı ve Van devam ediyor, önümüzdeki yıl bitecek, 2015'te bitecek. Diyarbakır Havalimanı'mız ve Atatürk Havalimanı'mızdaki çalışmalar ise 2015 yılının ilk yarısında bitecek, Hakkâri Havalimanımızı ise Mayıs ayında bitirmeyi planlıyoruz.
Evet, uçaktan bahsettim. Bir başka önemli husus, uzay ajansı kuruyoruz. Değerli arkadaşlar, özellikle uzay alanında Türkiye'nin bugüne kadar çok ciddi çalışmalar yapmadığını, yapamadığını hepimiz biliyoruz. Bu alanda, özellikle uzay faaliyetlerinin tek bir çatı altında toplanıp uzay faaliyetlerinin daha da yaygınlaştırılması, geliştirilmesi amacıyla bununla ilgili kanun tasarımızı hazırladık, bunu inşallah önce Bakanlar Kuruluna sunacağız, daha sonra Meclisimize sevk edeceğiz. Bu, uzay teknolojilerinin geliştirilmesi, uzayın keşfi, derin uzay araştırmaları, uydu fırlatma sistemlerinin kurulması gibi alanları içeriyor. Diğer taraftan kendi, bizatihi yerli uydumuz olan TÜRKSAT-6A uydumuzun yapımına başlayacağız. Bununla ilgili önümüzdeki günlerde protokol imzalayacağız. Tamamıyla bizim kendi uydumuz olacak 6A uydusu; bunu TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü , TAI ve ASELSAN'ın katılımıyla ve Bakanlığımızın yapmış olduğu finansal destekle bunu da gerçekleştirmiş olacağız.
Denizcilikte ise şöyle -buraları da hızlı geçiyorum- özellikle bu kabotajda taşınan yolcu sayısında bir miktar azalma var, bunun temel nedeni Marmaray'ın işletmeye geçmiş olması. Yine, kabotajda taşınan araç sayılarında artış var, elle işlenen yük miktarlarında artış var.
Ro-Ro taşımacılığına değinmek istiyorum, bizi, özellikle kara yolu taşımacılığının yaygın olduğu ülkemizde, uluslararası kara yolu taşımacılığının yaygın olduğu ülkemizde Ro-Ro taşımacılığını daha da geliştirmek istiyoruz ki zaman zaman, işte, Bulgaristan'la sıkıntılar yaşadık, İran'la sıkıntılar yaşadık, bu sıkıntıları Ro-Ro taşımacılığıyla aşmak istiyoruz yani alternatif güzergâhlarımızı oluşturmak istiyoruz. Bu yönde de çalışmalarımız devam ediyor. Yine, Türk gemileri artık beyaz listede olmaya devam ediyor. 3 limanımız var biliyorsunuz, Üç Denizde Üç Büyük Liman projemiz, bunlardan bir tanesi Çandarlı. Çandarlı'nın alt yapısı tamamlandı, daha önce ihaleye çıkıldı ancak teklif gelmedi, şu anda daha düşük kapasiteyle tekrar ihaleye çıkacağız Çandarlı Limanı için, dünyanın 10'uncu büyük limanı olacak biliyorsunuz. Filyos Limanının alt yapı ihalesi tamamlandı, bunun da önümüzdeki günlerde temelini atacağız. Mersin Konteyner Limanı, bir başka önemli ve büyük projemiz; bununla ilgili imar çalışmaları devam ediyor, biraz daha geri konumda. Yat limanlarının yapımına devam ediyoruz, balıkçı barınaklarının yapımına devam ediyoruz.
Denizciliği de hızla geçmek istiyorum, özellikle burada şunu ifade edeyim: Çok sayıda küçük limanımız var, bu küçük limanları entegre eden, birlikte yönetimini içeren bir model ortaya koymaya çalışıyoruz, bu alanda da çalışmalarımız devam ediyor.
Haberleşmede ise önemli gelişmeler var, rakamları sadece Türkiye bilişim pazarındaki büyüklüğe bakacak olursanız önemli bir gelişme olduğunu görebiliriz. Burada özellikle maviyle olan kesim, şu bölümde, bilgi teknolojileri pazarında çok hızlı bir gelişme olmadığını görüyoruz, iletişim teknolojileri pazarındaki gelişmeye paralel bir gelişme olmadığını görüyoruz. Bu da yazılım sektöründe istenilen düzeyde olmamamızdan kaynaklanıyor, dolayısıyla yazılım sektörüne daha da fazla önem vermemiz gerektiğini düşünüyorum ancak iletişim teknolojileri alanındaki hızımız daha yüksek.
Evet, 54 milyarlık bir yatırım yapıldı bugüne kadar, son on iki yıllık dönemde iletişimle uğraşan operatör firmalar tarafından. Bu da önemli bir grafik, özellikle geniş bant abone sayımız sadece 2013 yılında, son on ayda yüzde 25 artış gösterdi değerli arkadaşlar yani 32 milyondan 40 milyona ulaştı geniş bant abone sayımız. Gerçekten bu alanda 4G'ye geçmemizle birlikte bunun daha da hızlanacağını düşünüyoruz ve dünyada en hızlı geniş bant İnternet abonesi gelişen ülkelerin başında geliyor Türkiye. Yine, kişi başına ortalama İnternet kullanımında Türkiye dünyada en önde olan ülkelerin başında geliyor, Avrupa Birliğinde 26 saat ayda İnternet kullanımı söz konusu iken kişi başına Türkiye'de 33 saat/ay kişi başına İnternet kullanımı söz konusu. Burada da bir sorunumuz var, bunu da özellikle zikretmek istiyorum. Sabit telefon abone sayısında ciddi bir azalma var, özellikle penetrasyon oranı Avrupa Birliğinin altında. Bu konu üzerinde çalışıyoruz, sabit telefonlardaki oranın bu kadar çok azalmasının nedeni nedir, bu konuda ne yapabiliriz diye açıkçası...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Tedavülden kalkacak Sayın Bakanım...
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Efendim?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Tedavülden kalkacak Sayın Bakanım, sadece bu sabit parayı kaldırın.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şöyle, sabit telefonlarla ilgili yani Avrupa'daki orandan daha düşük bizde kullanım oranı, çok daha hızlı bir şekilde düşüyor, bunun nedenleri üzerinde çalışıyoruz yani bu kadar hızlı düşmemesi gerektiğini düşünüyor açıkçası sabit telefonların, bunların da yaygın bir şekilde kullanılabileceklerini düşünüyoruz.
Yine, mobil abone sayımız 72 milyona ulaştı, çok hızlı bir şekilde artıyor, numara taşınabilirliğinde dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi, bunun da anlamı şu: Özellikle rekabet ortamının gerçekten son derece iyi olmasından kaynaklanıyor, numara taşınabilirliğinin fazla olması; nüfusumuzun üzerinde, zannedersem 74 milyon mobil telefon numara taşınabilirliği. Evet, özellikle tarifede çok ciddi sıkıntılar yaşanıyordu, biz onun üzerine gittik, her bir firma alternatiflerini herhangi bir vatandaşımız o firmanın web sitesine girdiği zaman kendisine en uygun tarife hangisiyse ona ulaşabilecek, o şekilde tarifeyi daha uygun, daha kolay bir şekilde seçebilecek.
Fiber alt yapı yatırımları yoğun olarak devam ediyor, 240 bin kilometreye ulaştık. Yine, YHT, yüksek hızlı tren hatlarında özellikle cep telefonu ve İnternet çekimi söz konusu.
Ulusal bir veri merkezi kuruyoruz. Bu son derece önemli. Her bir bakanlık kendi veri merkezini kuruyor, farklı sistemler kullanıyorlar, birbiriyle bağdaşmayan, uyuşmayan sistemler kuruyorlar, mükerrerlikler söz konusu, dolayısıyla ulusal bir veri merkezi kurup bu veri merkezinde tüm verilerin toplanmasını hedefliyoruz.
Yine, özellikle engelli olan vatandaşlarımıza yönelik, örneğin, kolları olmayan bir vatandaşımızın bilgisayar kullanmasına imkân sağlayacak olan projeler geliştirdik. 2015 yılında, örneğin, kafasına takmış olduğu bir aletle, kolu olmayan bir vatandaşımız çok rahat bir şekilde bilgisayar kullanma imkânına kavuşacak.
Bu da yeni başlattığımız bir proje, Kayıp Alarmı Projesi, herhangi bir çocuğun belirli bir bölgede kaybolması neticesinde o bölgede bulunan vatandaşlarımıza mesaj gönderiyoruz ve diyoruz ki "Bu bölgede şu şu şu yaşlarda, resmi şu olan çocuk kaybolmuştur." Şeklinde, buna benzer uygulamaları yoğun bir şekilde uyguluyoruz. Yine, özellikle İnternet çekmeyen, telefonu olmayan küçük yerleşim yerlerine yatırım yapmaya devam ediyoruz.
Burada sadece şunu ifade edeyim: Kapsam alanı itibarıyla dünyanın en önemli, gerçekten en fazla ülke itibarıyla kapsam alanı bulunan ülke konumundayız, aşağı yukarı yüzde 99,9'lar seviyesindeyiz, hemen hemen tüm Türkiye'yi kapsam alanı içerisine almış bulunuyoruz. Siber güvenlik, yine sorunuz olursa cevap veririm. E-Tebligat, elektronik ortamda e-Tebligat sistemini başlattık. E-Devlette önemli bir gelişme var, onu özellikle ifade etmek istiyorum, son on ayda e-Devlet abone sayısında yüzde 25'lik bir artış söz konusu. Uydularımızdan yayın yapan TV sayılarında artış var, 454'ten 524'e çıktı. Posta özellikle yetkilendirme, hizmet sunumu ve idari yaptırımlar konusunda düzenlemelerimizi yaptık ve posta sektörünü de tamamıyla liberalleştiriyoruz, onu da özellikle ifade edeyim.
Evet, değerli arkadaşlar, ben çok teşekkür ediyorum sabrınızdan dolayı, çok fazla ve farklı alanı ilgilendirmesinden dolayı biraz vaktinizi aldım, özür diliyorum ama hepinize çok teşekkür ediyorum.