KOMİSYON KONUŞMASI

HURŞİT GÜNEŞ (Kocaeli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bugün güncel ve çok önemli bir bakanlığı konuştuğumuzun bilincinde olmalıyız. Çağımız iletişim ve ulaşım çağı ve Türkiye'de de bu doğrultuda son yıllarda bazı atılımlar yapılıyor. Şimdi öncelikle bu Bakanlığın iki tane önemli uzvu var. Bir tanesi haberleşme, bir tanesi ulaştırma. İkisi aslında bir ölçüde farklı. Her ikisi de nakil, bir bilginin nakli, bir tanesi de insanın yahut malın nakli fakat farklı konseptler.

Şimdi, şu üç kuraldan hangisini öncelikli olarak düşünüyor, Bakanlığın bir tespit etmesi lazım. Bakanlığın öncelikle bir stratejisini belirlemesi lazım. Temel hedef sürat mi, güvenlik mi, konfor mu? Bakın, bunların üçünü de bilinçli sayıyorum. Haberleşmede güvenlikle ilgili çok ciddi sorunlar var. Haberleşmede, evet konfor arttı, sürat arttı, 3G sistemi Türkiye'de var. Efendim, çok önemli teknolojik gelişmeler var fakat güvenlik sorunu var. Ulaştırmada ise evet sürat arttı, konfor arttı -şimdi söyleyeceğim- fakat orada da göz ardı etmememiz gereken bir başka konu var, o da güvenlik. Şimdi, Bakanlığınızın güvenlikle ilgili kara yollarında bize verdiği temel veri şu: Biz çift yolları, gidişli gelişli yolları, ayrımlı yolları yaptıkça trafikte önemli bir güven gelişmesi var diye söyleniyor. Bu doğru fakat bence yeterli değil çünkü hâlâ elinizdeki verilere bakarsanız, Batı'yla karşılaştırıldığı zaman yüksek kaza oranlarıyla karşı karşıyayız.

Şimdi bazı noktaları dile getirmemde yarar var. Birincisi, dünyanın en güvenilir taşıma sistemi demir yollarıdır, kara taşımacılığı açısından. Kara taşımacılığında, ilginçtir, iktidarınızın yarısında hiçbir adım atmadınız. Veriler ortada, sizin sunumunuzda var. İlk yarısında hiçbir gelişme yok. Sonra 2007, 2008'den sonra demir yollarında bir mesafe alınmaya başlanıyor. Yüksek hızlı trenle özellikle alınıyor fakat ben şunu merak ediyorum: Acaba bu gelişmenin temel nedeni, bir zamanlar sizin partinizin de çok öykündüğü rahmetli Özal şöyle demişti: "Demiryolları komünizmin üründür." ve demir yolunu sevmediğini ve o konuda hiçbir şey yapmayacağını söylemişti. Siz de uzun yıllar herhâlde ondan etkilendiniz, bir şey yapmadınız fakat sonradan aydınız ve yüksek hızlı trenin ne kadar önemli olduğunu, Avrupa'da bunun ne kadar gelişmiş olduğunu gördünüz ve o konuda adım atmaya başladınız. Şimdi birincisi şu: Ankara-İstanbul demir yolu uzun. Eskişehir'den geçiyor. Kara yollarında bir kısaltma çalışmasını bize sunduğunuz planda gördüm. Yani bu mevcut Ankara-İstanbul kara yolunu, Sakarya'yı mevcut Bolu üzerinden değil, daha aşağıdan, daha kestirme yolla bir plan var. Demir yollarında niye yok? Eskişehir niye var? O konuda bir adım atacak mısınız?

İzmir-İstanbul demir yolu yok, öyle bir projesi yok İzmir-Ankara var, sürüyor fakat İzmir-İstanbul konusunda bir şey yok.

Şimdi, bir başka konu, tabii bu Türkiye'nin üç büyük kenti. Türkiye'de enerjinin büyük kısmı kentler arası ulaşımdan çok kent içinde kullanılıyor ve biz kent içinde metro konusunda ilerlemeye çalışıyoruz. İzmir'i biliyoruz. Sonunda Ulaştırma Bakanlığı el attı, evet. Ankara'da gelişme çok yavaş. İstanbul'da var fakat İstanbul'daki gelişmeyi bir veriyle söyleyeyim: Batı'da 1850-1900'lü yıllar arasında yapılan metro, yani kazma kürekle yapılan metro bugün büyük ekskavatörlerle yapılıyor, teknoloji olarak çok daha ilerideyiz ve millî gelir itibarıyla da Batı'nın çok daha ötesindeyiz, yani 1870, 1900, 1910'la karşılaştırdığımız zaman Türkiye'nin kişi başına düşen millî geliri çok daha yüksek ama ne yazık ki çok yavaş ilerliyor. Bunu kabul etmelisiniz. Metroda bu Hükûmet gayet yavaş ilerlemiştir. İstanbul'da metroyla toplam yolcunun yüzde kaçı hâlâ taşınabiliyor. Bakınız, İstanbul'a her yıl birkaç Bayburt geliyor ama her yıl birkaç Bayburt'u taşıyacak kadar metro gelişimi var mı? Şimdi, bu çok önemli bir konu, metro gelişiyor, ben gelişmiyor demiyorum ama gelişme hızıyla nüfus artış hızını bile karşılaştırdığınız zaman ne kadar yetersiz olduğu ortaya çıkacaktır. Ankara'yı hiç söylemiyorum. Nihayetinde kendi ilimle ilgili size yazılı olarak da sundum, hatırlamanız açısından yanınızda bulunsun diye. Kandıra-İzmit yolu yetmiyor. Yetmiyor ve bir söylenti var, yapılacak, bitirilecek diye...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

HURŞİT GÜNEŞ (Kocaeli) - Hızlandırmanızı bekliyoruz tabii tüm Kandıralılar olarak.

İkinci önemli konu, burada HDP'li Sayın Kaplan da söyledi. Bu Şile-İstanbul yolunun Şile'den Ağva'ya uzantısını planlamışsınız. Ağva'dan biraz daha öte giderseniz Kandıra var çok güzel bir yer- o yolu da uzatın. Yani o yolu uzatırsanız, hele de bir giderseniz Kandıra'yı da çok seveceksiniz.

Nihayet bir başka konuyu da söyleyeyim. Biraz önce CHP'li arkadaşım söyledi, Aykut Bey söyledi. İzmir'de bir ihaleye, İzmir Büyükşehir Belediyesinin bir ihalesine Cengiz Limak ve Kolin İnşaat birlikte girmişler, bir elektrik işine girmişler ve o elektrik ihalesinde ilginç bir biçimde bu üçlü şirketin bir başkası da kendi adına girmiş. Kamu İhale Kurumu bununla ilgili tedbir koymuş ve kendi sayfasında yayınlamış. Bu şu demek: Bir yıl boyunca bu inşaat şirketi başka hiçbir inşaat ihalesine giremez demek. Fakat hiçbir biçimde bununla ilgili hiçbir şey yapmadığı...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen toparlar mısınız.

HURŞİT GÜNEŞ (İstanbul) - Toparlıyorum.

...herhangi bir şey gibi İstanbul'un en büyük müstakbel havalimanı, belki de Türkiye'nin en büyük yatırımlarından birinin ihalesine bunlar girdiler ve kazandılar. Bu tabii önemli bir hukuki durum doğuruyor. Bu konuda mutlaka bir adım atmak gerekiyor ama tabii çok kötü çünkü bütün her şey başlamış, bunu iptal etseniz bir türlü, iptal etmeseniz hukuk dışı. Artık durum sizin vicdanınızla hukuk arasına sıkışmış vaziyette ama gereğini yapacağınızı umarım.

2015 yılının bütçesinin de Bakanlığınız için hayırlı uğurlu olmasını dilerim.