| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 18 .11.2014 |
SEDEF KÜÇÜK (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, değerli basın mensupları, sayın bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, 2015 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum, bir de bürokratların arasında daha çok kadın görebilmeyi.
Değerli üyeler, Sayın Bakan bu göreve geleli yaklaşık yirmi iki ay olmuş. Üzülerek ifade etmeyelim ki bu yirmi iki ay boyunca sanatçılarımızın, özellikle Devlet Tiyatrosu sanatçılarımızın sıkıntıları katlanarak artmıştır. İktidarın dünya görüşüne uymayan oyunlar repertuvardan çıkarılmış, içeriklere müdahale edilmiş, iktidarın siyasi anlayışıyla örtüşmeyen tiyatrolara yardımlar kesilmiş, muhalif kimliği olduğu düşünülen bazı sanatçıların ise sahneye çıkması engellenmiştir. Buna dünyanın her yerinde "zihniyet polisliği" denir, dünyanın her yerinde buna "sansür" denilir. Hem de öyle örtülü falan değil, açık açık sansürdür bu yapılanlar. Bunlarla tüm sanatçılara "Ya bendensin ya da yok olursun." mesajı iletilmek istenmektedir. Eminim, Sayın Bakan da hepimiz kadar modern dünya tarihinde sindirme politikası uygulayanların hepsinin hüsranla sonuçlandığını ve sanatı baskı altına almaya çalışan hiçbir rejimin hayırla yâd edilmediğini bilir. En yakın örneği vermek gerekirse 12 Eylül yönetimi de sanatı zapturapt altına almak istemişti. Bugün bakıldığında buna teşebbüs edenlerin toplumsal hafızamızda nasıl yer aldığını görmek iktidar açısından kanımca öğretici olacaktır.
Değerli üyeler, her baskıcı dönem gibi bu dönemde gelir geçer. Yalnızca yapılanlarla veya yapılması gerektiği hâlde yapılmayanlarla anılmazsınız. Eğer yaptıklarınız veya yapmadıklarınız kültür ve sanat hayatımızı tahrip ediyorsa bu tahribatla anılırsınız.
(karşılıklı konuşmalar)
BAŞKAN - Arkadaşlar, hatibin konuşmasını dinleyelim.
SEDEF KÜÇÜK (İstanbul) - İşte, TÜRSAK böyle bir tahribatın en açık örneğidir. Sanat kurumlarını yok etmeyi, yok edemediklerini sansür boyunduruğu altına almayı amaçlayan bu tasarıya iktidar ve iktidarın dümen suyun olmayı marifet sayan birkaç kişi dışında destek veren kimse yoktur.
Her fırsatta sanat ve kültürün bir kâr-zarar meselesi olmadığını ifade ediyoruz. Bu nedenle, sanata da kültüre de yap-işlet-devret mantığıyla yaklaşılamaz. İllaki böyle bir yaklaşım sergilemekte ısrar ediliyorsa o zaman şu açıdan bakmakta fayda var: Kültür ve nitelikli sanat insanlarımıza yaptığımız en büyük yatırımdır. Emin olun, en az eğitim kadar değerlidir, en az eğitim kadar vazgeçilmezdir. Bu denli önemli olan sanatı iktidar güdümlü bir hâle getirmeye çalışmak, baskı altına almak, sansürlemek üzerinde yaşadığımız bu muhteşem kültür coğrafyasına büyük haksızlıktır ve tarih asla bunu affetmez.
Değerli üyeler, ne kadar şanslıyız ki neolitik çağdan bugüne dek uzanan uygarlıkların ve inanılmaz zengin bir kültürün mirasçılarıyız ve ne kadar şanstan yoksunuz ki bu miras göz göre göre tahrip ediliyor. Ne yazık ki doğal, arkeolojik ve kültürel mirasın korunmasında koruma kurulları çaresiz, hepimiz çaresiziz. Çarpık kentleşme, rant ve insanlardan kaynaklı yıkımın hızına ve gücüne erişilemiyor. Ankara'da Roma sütunlarına asfalt kaplama mı istersiniz, Karaman'da binlerce kaya mezarlarının bulunduğu arkeolojik sit alanına iş makinalarıyla girilmesini mi istersiniz, imara açılan antik kent mi istersiniz hepsi ülkemizde mevcut ve bu yıkım karşısında hepimizin elleri kolları bağlı. Bu konuda Bakanlığın çok daha duyarlı olması gerektiği düşüncesindeyim ve konuşmamı 2 soruyla bitirmek istiyorum izninizle. Gerçi, 1'inci sorumu her bütçe döneminde Bakana soruyorum, geleneği ben bu sene de yine bozmayayım: Her yıl "Önümüzdeki yıl tamamlanacak." denilen Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binası ne zaman tamamlanacak? 2010 yılı Aralık ayında yapılan açıklamada "İnşallah, 2012'de biter." denildi, sonra "2013" denildi, sonra "İnşallah, bu yıl." denildi. Başkent, yeni senfoni orkestrası binasına ne zaman kavuşacak?
İkincisi: Ankara Hipodrom alanına Bakanlığınız ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasında yapılan anlaşma ile dünya çapında Büyük Türkiye Uygarlıklar Müzesi Protokolü imzalanmıştır. Bu projenin akıbeti nedir?
Bakanlık bütçesinin kültür hayatımıza katkıda bulunmasın diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum.