KOMİSYON KONUŞMASI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sadece Sayın Mustafa İsen Hocamızın açıklamasına bir ekleme yapacağım: 2004 yılında yine Meclisten geçti, kamunun ismini kullanarak vatandaşa böyle bir açılımla vakıf olarak da gidilse bir sıkıntı doğuracağı düşünüldüğünden dernek ve vakıfların kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerine dair bir kanun çıktı 2004'te 5072 sayılı Kanun. "Kanunla kurulan dernek ve vakıflar bu kanun kapsamı dışındadır." diyerek "Dernek ve vakıflar kamu kurum ve kuruluşlarının ismini alamaz, bu kurum ve kuruluşların hizmet binaları ve müştemilatı içinde faaliyet gösteremez ve bu kuruluşlara ait araç ve gereci kullanamaz." Şimdi biz maarif vakfını -devletin bir vakfı- kanunla kuruyoruz, kamu kurumu niteliğini veriyoruz ve devletin imkânları kullanılıyor. Bir de kanunumuz var diyoruz ki: "Kanunla kurulmadıktan sonra alamaz." Yani dolayısıyla Millî Eğitim Vakfıysa kanunla kurulmamış bir vakıf. Yani o zaman ismi maarif vakfı yapmayalım da, bu kanunu tekrar değiştirip bizim istediğimiz gibi bir vakıf hâline getirelim dersek bu sefer de şu sakıncası olacak: İşte başkasının vakfına, çünkü o da bir mülkiyet hakkıysa el konulmuş olacak yani dolayısıyla o bizim amacımızı... Yurt dışında eğitim kurma amacıyla kurulmuş bir vakıf değildir. Çok net olarak burada yazıyor. Genelde burs veriyor, birkaç tane de, -onu da söyledim- sınırlı sayıda da okulu var.

Kanunla kurulan vakıflar hangisi? Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı, Yunus Emre Vakfı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, devletle biliyorsunuz birebir iç içeler. Türkiye Yeşilay Vakfı, Türk Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı; bu kadar.

Teşekkür ediyorum.